Bu yazı, şiir yazmaya yeni başlayıp da şiirlerini ciddi, basılı dergilerde
yayımlatma arzusunda olanlara gelsin.

Konu şiir ve şiir dergileri olunca dergilere gönderilen şiirlerden ve genç
şairlerden de söz açıldı. Denilen o ki Türkiye’de yayımlanan edebiyat
dergilerinin çoğunluğunu şiir dergileri oluşturuyor. Bu dergilere de yayımlanması
için gönderilen binlerce ama binlerce şiir var. Yalnız, mesele şu ki,
dergilerin ve şiir kitaplarının satış rakamlarıyla dergilere gönderilen şiirler
ve şiir yazanlar arasında muazzam bir niceliksel fark var. Konu her açıldığında
duymaktan artık bıkanlar olsa da meseleyi iyi biçimde tarif ettiği için Aziz
Nesin’in ünlü sözünü yineleyelim: Türkiye’de her iki kişiden üçü şair.
Buraya kadar söylediklerim şiir yazıp şiirlerinin dergilerde yayımlanmasını
isteyenlerce kulak ardı edilebilecek türden. “Sonuçta ne olmuş, okunmuyorsa?
Benim şiirlerim öyle duygu doludur ki gönderdiklerim yayımlanır.” Aslında pek
öyle olmuyor. Olmadığını da Türkiye’nin şiir yayımlayan iki büyük dergisinin
genel yayın yönetmeni Enver Ercan
söylüyor. Ercan’ın ve Metin Celâl’in belirttiğine göre gönderilen şiirlerin yüzde
doksanı çöp! Bu kötü şiirleri yazanların da ısrarla şiir okumayan ama şiirleri
yayımlansın isteyen kitleden olduklarını ifade ediyorlar. Şiirleri yayımlananlarsa,
öncelikle Türk şiirini sonra da Dünya şiirini okuyan, takip edenlerden çıkıyor.
Kıssadan hisse: şiirlerinizin ciddi bir dergide yayımlanmasını istiyorsanız
şiir okuyun! Şiir kitabı alın, şairleri tanıyın, şiir dergilerini takip edin.
Hayır, internetteki şiir sitelerini veya Facebook’ta yapılan paylaşımları
okumak sayılmaz. Her şeyden önce bu tür alanların barındırdıkları bilgiler
güvenilir değil. Bir şairin hiçbir zaman yazmadığı, üstelik kötü de olan bir şiiri, o şairin adıyla öğrenebiliyor kitleler. Ayrıca ciddi bir edebiyat dergisinin kıyısından
geçemeyecek bir sürü niteliksiz manzumeye de bu tür şiir sitelerinde yer alabiliyor. Bu da
nitelikli şiirin aslında ne olduğuna dair beğeninizin gelişmesini engeller. Bu yüzden siz bu işi
öğrenmek için gidin önce bir şiir antolojisi edinin. Antolojiler iyi birer yol
göstericidir. Oradan hoşunuza giden şairleri keşfedip, bu şairlerin kitaplarına
daha sağlıklı bir biçimde geçebilirsiniz. Son söz, “Ben başkasının şiirlerini
okursam ondan etkilenirim. Bu yüzden ben kimsenin şiirini okumam.” diyenlere:
Şiir böyle düşünenlerin sandığından bambaşka bir şey. Bu düşünceyi terk etmeyenlerin şiirlerinin
iyi bir editör tarafından seçilerek nitelikli bir dergide yayımlanması
neredeyse olanaksız.
13 yorum:
faydalı bilgi oldu arkadaşım çok teşekkür ederim
Kesinlikle haklısın
Yeşeren güller vardı, susayan bülbüller. Bir ümit misali geldi geçti günler. Doğan her güneş bir umut getirecek diye beklerken, her seferinde bir şeyler alıp götürdü benden..!
Şair Faruk Kerey
sana şair sıfatını kim verdi bilmiyorum ama ben bu yaşıma kadar yeşeren bir yeşil gül görmedim :) mahalle bakkalından aldın o sıfatı herhalde.
@Adsız
yeşermek
(nsz) 1. Bitki yaprak vermek, yapraklanmak. 2. Yeşil renk almak, yeşillenmek: Okulun arkasındaki tepeler, yağan yağmurlardan sonra yeşermişti. -N. Cumalı. 3. mec. Canlanmak, yeniden ortaya çıkmak: Türklük ülküsünün biraz daha köklendiğini, büyüdüğünü, yeşerdiğini duyarız. -O. S. Orhon.
Güncel Türkçe Sözlük
Bloguma bir göz atarsanız beni çok mutlu edersiniz. Teşekkür ederim.
Gerçekten hakka değer şiirleri yayımlatmak için hangi dergileri önerirsiniz? lütfen yardımcı olun.
Bloguma göz atarmısınız?
Yazılan hiçbir cümle çöp olamaz kim bilir hangi duyguları barındırıyor o kelimeler sadece afilli kelimeler seçemediği için ya da kelime dağarcığı kısıtlı olduğu için yazılan bu bütünlüğe çöp demek kimsenin haddine değil böyle sitemkar yaklaştığım için kusura bakmayın dayanamadım ...
Şiir alışkanlıklara karşı bir yaylım ateşiyse eğer,zaten kim gönlünden kopup birşeyler karalıyorsa hepsi ayrı kıymetli olmalı ve birbirine benzememeli..şiir duyguysa eğer kime göre neye göre kalıplaştırılabilir..çöp derken biraz sert bir söylem olmuş fikrimce.
Tafsiywe edeceğiniz bir dergi var mı?
@Adsız: (22 Ocak 2016) , @Hadis: Piyasada pek çok edebiyat dergisi var. Kişinin kendi zevkine, yaşına, okuma deneyimine göre beğendiği dergiler de değişiyor. Kendi beğendiğim ve beğenmediğim dergiler var ama sizin için en iyisi sanırım kitapçılarda, gazete bayilerinde ve internet üstünde biraz dedektiflik yapmak.
Renk Cümbüşünden Bozma Hayaller..
Arkamdaki binalar sıra sıra dizilmiş
Kabimdeki pencere kapanmış
Gökyüzü masmavi, bembeyaz bulutlarla açılmış
Manzara göz kırpıyor bir yerlerden
Alıyor seni renk cümbüşünden bozma hayaller
Kuşların uçuş güzergahları değişiyor her gün
Kanatlar bir o yana bir bu yana süzülüyor
Her yeni günde her yeni sabahta
Kanatları daha da güçlenircesine başka alemlere göçüyorlar
Alıyor seni renk cümbüşünden bozma hayaller
Dünya bazen aydınlık bazen karanlık
Yaşam bir durağan bir hareketli
Gökyüzü yine güneşe bakıp
Selamlıyor hafif bir tebessümle güneşi
İnsanların kimi başka baharlarda hayata gülümsüyor
Kimileri de renk cümbüşünden bozma hayallerle yaşıyor
Hep bir koşuşturmaca hep bir telaşlanma
İnsanlar bazen havada süzülüp giden hayalini kaçırıyor
Bazen de yeni bir hava için yeni bir hayal için savaşıyor kazanıp yolunda ilerliyor
Yine hep, renk cümbüşünden bozma hayallerle.. c.A
Yorum Gönder