10 Kasım 2010 Çarşamba

Dergilere yazı, öykü, şiir göndermek

Önceki yazıda, kariyerinin başlangıcında olan bir yazarın, yazdıklarını sınaması için en iyi yolun dergilerden geçtiğinden söz etmiştim. Peki ama nasıl yürür bu dergilerdeki işler? Dergilere bir yazı, öykü, şiir göndermenin usulü nedir?

Dergilerle iletişime geçmek

Öncelikle, bir dergiyi o zamana kadar hiç almadığı halde internet sitesine bir biçimde denk gelip yazdığı şeyleri nasıl gönderebileceğini soranların hiç de az olmadığını söyleyeyim. Sakın yapmayın! Bir dergiye bir yazı, öykü, şiir göndermek istiyorsanız önce o dergiyi alın, okuyun. Derginin baş kısmında, genelde editor@... diye başlayan bir e-posta adresi de verilir. Bu adreslere yazdıklarınızı gönderebilirsiniz. Sözgelimi metinlerinizi göndermek için Varlık dergisine ait e-posta adresi, editor@varlik.com.tr biçiminde. Notos’unki editor@notoskitap.com , şiir dergisi Yasakmeyve’nin ise editor@yasakmeyve.com . Kitap-lık dergisine bir öykünüzü, şiirinizi veya denemenizi göndermek istiyorsanız, derginin editörü Murat Yalçın’a ait omer.yalcin@ykykultur.com.tr adresiyle bağlantıya geçin. Ayrıca Kitap-lık dergisi, dergiye metin gönderecekler için koşullarını şuradaki adreste maddeler halinde sıralamış. İlgilenenler oraya bakabilir. Sözcükler dergisine bir işinizi göndermeyi düşünüyorsanız derginin aynı zamanda sahibi olan yazıişlerinden sorumlu kişisi Turgay Fişekçi’ye ait tfisekci@gmail.com adresiyle iletişime geçmeniz gerekiyor. Derginin baş sayfasında birden fazla e-posta adresi varsa biraz dikkatli olmanız gerekmekte. Söz konusu adreslerden birisi reklam verenler veya abonelik için olabilir. Siz çalışmalarınızı editöre ait e-posta adresine göndereceksiniz.

Gönderdiğiniz metin ve iletilerin içerik ve biçemi



Çalışmalarınızı mutlaka bir Word belgesi içinde gönderin. Metninizi sakın e-posta iletinizinin içine yapıştırıp göndermeyi denemeyin. İstenilen bir durum değildir ve çoğu kere dikkate alınmaz. Ayrıca gönderdiğiniz Word belgesini docx değil, doc uzantılı olarak göndermeye özen gösterin. Kimi editörlerin kullandığı Office programları daha eski sürümler olduğu ve Office dönüştürücüsü kullanmadıkları için gönderdiğiniz belge okunmayabilir. Gönderdiğiniz öykü, şiir veya yazının başına mutlaka adınızı yazın. Metnin çıktısını alan editör, dergiye gönderilmiş olan çalışmaları bir kenara koyduktan sonra hangi çalışmanın kime ait olduğunu anımsamaz. Dolayısıyla yazdığınız metnin başına adınızı koymanız önemlidir. Metninizi yazdığınız aynı Word belgesi içine kısa bir özgeçmişinizi ekleyin. Özgeçmişiniz şu hayali örnekteki gibi olabilir:
Sibel Öztürk, (1983) İstanbul’da doğdu. Galatasaray Üniversitesi Felsefe bölümünü bitirdikten sonra İstanbul Bilgi Üniversitesinde Kültürel İncelemeler üstüne lisansüstü eğitimini tamamladı. Öyküleri ve yazıları Notos ve Varlık dergilerinde yayımlandı.
E-postanızda, iletiye ilişik olarak dergide yayımlanmak üzere bir dosya içinde öykü, şiir veya deneme gönderdiğinizi belirtmeyi unutmayın. Ayrıca kendinizi ve yazıyla olan ilişkinizi anlatan kısa bir kapak yazısı yararlı olabilir. Pek çok derginin, yazma kariyerinin başındakiler için genelde arka sayfalarda yer alan atölye bölümleri bulunur. Eğer bu atölyelerden birine özellikle gönderiyorsanız, çalışmanızı bu atölye için gönderdiğinizi özellikle belirtin. Notos ve Varlık dergilerinin böyle bölümleri mevcut. Yakın zamana kadar Kitap-lık dergisinde de böyle bir bölüm vardı ancak son durumu hakkında bilgim yok. Bu atölye sayfalarında genç yazarlardan gelen işler, bir usta tarafından değerlendirilir ve yazdığınız öykü veya şiirin durumu hakkında yol gösterici bazı eleştirilerde bulunulur. Eğer çalışmanız bir dergide yayımlanabilecek nitelikte görülürse öykünüz veya şiirinizi derginin sayfalarında görebilirsiniz.
Dergiye gönderdiğiniz çalışmalarınızla ilgili çoğu kere size herhangi bir bildirimde bulunulmaz. Gönderdiğiniz öykünün veya şiirin dergide yayımlanıp yayımlanmadığını görmek için ilgili dergiyi sürekli takip etmeniz gerekir. Bunun sebeplerinden en önemlisi dergilere gönderilen yüzlerce e-postayı yanıtlamanın olanaksız oluşudur. Zaten çoğu kere Türkçe yayımlanan edebiyat dergilerine gönderilen çalışmaların değerlendirilmesi bir veya iki kişinin sorumluluğundadır. Eğer öykünüzü veya şiirinizi beğendilerse, kimi dergiler fotoğrafınızı koymak vb. sebeplerle sizinle iletişime geçebilirler. Ancak bunun dışında dediğim gibi, çok can sıkıcı bir durum gibi gözükse de genellikle dergiler sizinle e-posta yoluyla değil, derginin sayfaları aracılığıyla sizinle bağlantıya geçerler. Bu yüzden çalışamızın akıbetini öğrenmenizin tek yolu da dergiyi düzenli takip etmektir. Tabii aradan bir süre geçtikten sonra derginin editörlerine yeniden bir e-posta gönderebilirsiniz. Çalışmanızın durumunu öğrenmeniz şansa ve editörün insafına kalmıştır.

Eğer şiir gönderiyorsanız, birkaç şiir gönderin. Yazdığınız şey iyi olsa bile bunun tek atımlık kurşun olmadığını göstermeniz gerekir. Tek bir şiirden editörlerin sizin şiir dünyanız hakkında fikir sahibi olmasını bekleyemezsiniz. Aynı şey öykü için de geçerli. Özellikle söz konusu olanlar oldukça kısa metinlerse, iki öykü göndermek, okuyanların sizin hakkınızda daha iyi fikir sahibi olmasını sağlar. Ancak çok da abartıya kaçıp elinize ne var ne yoksa göndermeye kalkmayın. İki, en fazla üç öykü yeterlidir. Ama yazdıklarınız oylumlu öyküler ise üç bile fazladır.
Bu arada kimi dergilerin atölyelerinin bir yarışma içerdiğini de ekleyelim. Yakın zamana kadar Kitap-lık dergisinin atölyesinde önce bir eşik metin verilip o metni devam ettirmeniz istenirdi. Sanırım bu atölye devam etmiyor. Notos’un ödüllü yarışmasında ise derginin bir önceki sayısında yer alan bir resmin öyküsünü yazmanız istenir. Dergide öykünüzün yayımlanmasının yanı sıra kitap vebir yıllık abonelik de cabası.

Onlarca dergiden birini seçmek 

Tabii öncelikle kendinize yakın bulduğunuz dergilere gönderin. Önünüze gelen her dergiye yazı göndermek ve birbiriyle ilgisiz dergilerde yöntemsizce işlerinizi yayımlatmak pek makbul tutulmaz. Şu an mevcut olup genç yazarlara yer veren ve üstelik belli bir niteliğe sahip olduğu kabul gören belli başlı dergiler var. Varlık, Notos, Kitap-lık bunlar içinde başı çekiyor. Varlık ve Kitap-lık, Notos’a göre biraz daha az öykü yayımlamaktalar. Buna karşın Notos, hiç şiir yayımlamıyor. Bunun dışında şiir yazanların takip edebileceği Yasakmeyve, Underground Poetix gibi dergiler de var. Önemli şiir dergilerinden olan Heves dergisi ne yazık ki bildiğim kadarıyla yakın zamanda kapandı. Bunun yanında Hece, Hece Öykü, Özgür Edebiyat, Sözcükler, Fayrap, Sıcak Nal gibi pek çok önemli dergi var. Gördüğüm kadarıyla Sıcak Nal dergisi daha çok deneyimli yazarlara yer vermekte. Dolayısıyla genç bir yazar olarak ne kadar şansınız olur bilemem. Sözcükler, Hece, Hece öykü ve Özgür Edebiyat’ta daha çok şansınız olacaktır. Tıpkı Sıcak Nal gibi deneyimli yazarlara yer veren bir başka dergi ise (Yeni) adını taşıyor. Yine de bir dergiye yazı gönderemeycek olmanız o dergiyi alıp okumayacağınız anlamına gelmez. Bunların yanı sıra, eğer bir roman karakteri hakkında bir yazı yazmayı düşünüyorsanız Roman Kahramanları dergisi tam sizin için diyebilirim.
İnternet ve e-dergileri yabana atmayın.



Bunlardan ayrı olarak internetten yayımlanan dergiler de mevcut. Açıkçası 2000’lerin başındaki e-dergilerin çok daha nitelikli olduklarını düşünmekteyim. Bir yerde okumuştum, (Kaynağını anımsamadığım için sözün asıl sahibinden özür dilerim) internetin yeni yeni yaygınlaştığı dönemde insanları internet başında tutup bir şeyleri okutabilmek marifet gerektirdiğinden, o dönemdeki e-dergilerin çok daha ilgi çekici olduklarından bahsediyordu. Günümüzde pek çok yerde çer-çöp e-dergiler mevcut olmasına karşın içlerinde kayda değer olanları pek az. Bunlar içinde altZine en bildik olanı. altZine, www.altzine.net adresinden yayın yapıyor. Gerçi şu da var ki altZine benim bildiğim kadarıyla Türkiye’nin en eski edebiyat e-dergisi. 1998 yılından beri bazı kesintilerle birlikte yayınını sürdürmekte. Tabii arşivi maalesef kayıp olduğu için eski etkileşimli ve özgün tasarımlı işleri görmek bugün olanaklı değil. Yine de internette belli bir yayın kurulundan geçen işler görmek ve buraya işler göndermek için kabul görmüş bir site. Kitap kapaklarının içlerinde yer alan özgeçmişlerde bu e-derginin adını görmek olası. Şuradaki adreste nasıl katılacağınız yazılı. Bunun dışında ekim 2009’dan beri güncellenmeyen www.iktidarsiz.com ve daha muhazafakâr çizgideki bir ekip tarafından çıkartılan Edebistan gibi dergiler de var. Edebistan, www.edebistan.com adresinden yayımlanıyor. Ayrıca Edebistan’a şu adreste adları sayılan editörlere yazdığınız türe göre çalışmalarınızı gönderebilirsiniz (adların üstüne tıklayınca e-posta adresleri çıkıyor).

Tabii bütün bu saydıklarım öykü vb. türler için geçerli. Kurmaca bir metin göndermeyecekseniz, www.futuristika.org www.grizine.com gibi pek çok e-dergi de mevcut. Bu arada bir de www.sabitifikir.com adresinden yayımlanan Sabit Fikir dergisi var. Bu dergiye de yazılarınızı (özellikle kitap eleştirisi) göndermeniz mümkün. Sabit Fikir’de yayımlanan öyküler doğrudan doğruya Notos’a gönderilenler arasından seçildiği için yazı değil de öykü göndermeyi düşünüyorsanız, göndereceğiniz öykülerin şansı biraz zor. Şiire gelince... İnternette şiir yazdığını zannedip kendi iç dökmelerinden oluşan manzumelerini yayımlayan heveskârların toplaştıkları pek çok siteler var. Bunlardan uzak durun. Hatta şiir sitesi olduğunu söyleyen sitelerin yüzde doksanından uzak durun. Size önerebileceğim şiirle ilgili e-dergi ise www.poetikhars.com adresinden yayımlanan Poetik Hars dergisi. Bunun dışında aklıma şiirle ilgili gelen çok fazla dergi yok. Bunun için biraz internet dedektifliği yapmak gerekiyor. İnternet üzerinden her türden çalışmalarını yayımlamak isteyenlere önemli bir uyarı: eğer yazarlığı ciddiye alıyorsanız çalışmalarınızı forumlara göndermeyin. Bu, sizi bir amatör gibi gösterir. Yaptığınız işte ciddiyseniz ve çalışmalarınızı internet üzerinden yayımlatmak istiyorsanız her önüne geleni yayımlamayan, gönderilen işleri bir yayın kurulundan geçiren ciddi internet sitelerine, e-dergilere gönderin. Yazdıklarınızı kendi sitenizden yayımlatmanız, bir foruma göndermenizden bin kat daha iyidir.

Son olarak yakın zamanda çıkacağı haber verilen bir öykü dergisine değineyim. Yitik Ülke yayınları tarafından yayımlanacağı söylenen derginin adı Kısa Öyküler ve bir sayfayı geçmeyecek öyküler arıyorlar. Konuyla ilgili olarak zaman zaman www.yitikulke.com adresini takip etmeniz yararlı olabilir. Bunlar dışında dergilerle ilgili paylaşacaklarınız, değinmek istediğiniz konular, tamamlayacağınız eksikler, hattâ yanıt bulmasını istediğiniz sorularınız varsa yorumlarınıza her zaman için Yazar Odası açıktır.

251 yorum:

1 – 200 / 251   Yeni›   En yeni»
mesed hanım. dedi ki...

Yolun başındakilere ve yazı ilgililerine gayet yardımcı, sıkmayan bir didaktiklikte olmuş yazı. Keyifle okudum. Dergi ve site önerileri de kaliteli. Teşekkür borçtur elbet, teşekkürler...

burak dedi ki...

Gerçekten çok açıklayıcı bir yazı olmuş tamda aratırmamın başındayken direk bu siteyi bulmam çok iyi oldu. Teşekkürler..

Adsız dedi ki...

Çok iyi aydınlandım, ciddi emek vermişsiniz. Teşekkürler...

Adsız dedi ki...

hocam ellerinize sağlık çok aydınlatıcı bir yazı olmuş.Yalnız merak ettiğim konu edebiyat dergileri genç yazarlara ne oranda ilgileniyor.Editörlerin yazarlara geri dönmediğinden bahsetmişsiniz ek olarak 1 veya 2 kişi tarafından yazıların seçildiğine değinmişsiniz.Yazılarımı göndermeden önce bir terddüt oluşturdu bu bende.Yazılarıma her ne kadar güvensemde yazımı yollarken ciddi olarak ilgilenilmesini isterim.şimdiden değerlendirmeniz için teşekkür ederim.

Y.O. dedi ki...

Öncelikle geç de olsa yazıyla ilgili lütfedip yorumlarını esirgemeyenlere teşekkür etmek gerek.

Sonra en son yorum gönderen 'Adsız'ın sorusunu yanıtlayalım. Öncelikle şunu söyleyeyim; editörler, özellikle metni yayımlamayacakları durumlarda bir geri bildirimde bulunmazlar; doğru. Ama bu, editörlerin, gönderilen öyküler, şiirler, yazılardan bazılarını okumadıkları, gelişigüzel değerlendirdikleri anlamına gelmez. Sözgelimi Notos ekibi, daha önce de kendi bloglarında ve farklı mecralarda beyan ettikleri üzere, gönderilen her metni mutlaka okuduklarını söylemişti. Bunlardan kayda değer olan bazıları derginin sonunda eleştirilip yazarına yol gösterici bazı bilgiler veriliyor. Geri kalan uygun görülmüş metinler de yayımlanıyor.

Ayrıca sayenizde yukarıdaki yazıya ait bir eksiklik de ortaya çıktı. Yukarıda, Kitap-lık dergisinin değerlendirme koşullarına dair yalnızca bir link vermiştim. O linke tıklanınca görülecektir ki Kitap-lık dergisine gönderilen her metin okunuyor. Ancak üç gün içinde size herhangi bir yanıt gelmediyse öykünüz veya şiiriniz kabul edilmemiş demektir. Yani yanıt beklemek için üç gününüz var. Üç gün içinde yanıt gelmediyse bile metniniz okunmuş ve kabul görmemiş demektir. Bence oldukça makul bir uygulama.

Yazılarınızla ciddi biçimde ilgilenilmesini istediğinizi yazmışsınız. Bence bundan bir kuşkunuz olmasın. Metinleri seçen o bir-iki kişi zaten çoğunlukla derginin bütün yazıişlerini yürüten ekiptir. Bu yüzden, yazdığınız metin acaba yetkin olmayan birisi tarafından reddelir mi, diye endişelenmeyin. Öte yandan editörlerin tek tek kendilerine gönderilen bütün metinlere geri dönmelerini de beklemek biraz haksızlık. Yurt çapında satılanlara her ay yüzlerce öykü, şiir gönderiliyor. Bunların hepsine tek tek eleştiri yazısı yazmak olanaksız.

Genç yazarlara yer verme konusundaysa şu kadarını söyleyeyim. Eğer yazdığınız öykü, şiir, yazı iyiyse bunun yayımlanması için deneyimli bir yazar olmanıza gerek yoktur. Türkiye'deki edebiyat dergileri, genç yazarlardan gelen metinleri yayımlıyor. Yeter ki şiiriniz, öykünüz vb. nitelikli olsun.

Umarım yanıtım tatminkâr olmuştur.

Nif (•̪●) dedi ki...

Elinize sağlık. Çok güzel bir yazı olmuş... Cevaplarını aradığım sorulara yanıt buldum... Ufak bir bilgilendirme yapmak istiyorum. Blog Dergisi de yeniden yayın hayatına döndü ve 21. sayısını yayınladı. Bir e-dergidir Bu adresten ulaşabilirsiniz. http://www.blogdergisi.com/ Bende Blog Dergisi yazarlarından biriyim...

Adsız dedi ki...

Bende şunu merak ediyorum. Yayınlanan her şiir veya öykü için ödeme yapıyolar mı?

Y.O. dedi ki...

Maalesef hayır. Kitap-lık dergisi bildiğim kadarıyla yalnızca kitabı çıkmış yazarlara telif ödüyor. Diğer dergilerden Varlık'ın eskiden telif ödediğini biliyorum. Şu anki durumu hakkında bilgim yok.

Adsız dedi ki...

Cevap için teşekkür ederim fakat birde şu var aklımda. Örneğin öykülerimizi birden fazla dergiye gönderdik ve o ay birden fazla dergi tarafından yayınlandı. Bu durum sorun olur mu? Biliyorum uç bir örnek ama aklıma takılmadı da değil.

Y.O. dedi ki...

Evet, bu durum sorun olur. Bir öyküyü birden fazla dergiye aynı anda göndermeniz uygun bir davranış olmaz. Bir dergiye öykünüzü gönderdikten sonra birkaç ay (iki ayda bir yayımlanan dergiler için birkaç sayı) beklemeniz gerekir. Öykünüz bu sürede dergide yayımlanmamış veya herhangi bir yanıt gelmediyse bu durumda siz bir e-postayla öykünüzün akıbetini sorabilirsiniz. Ama bir öyküyü aynı anda birden fazla dergiye, üstelik herhangi bir biçimde bu durumdan haberdar etmeden göndermeniz uygunsuz olur ve hoş karşılanmaz.

Adsız dedi ki...

ben de bir başka dergi kovalayıcısıyım, oldukça açık ve akıcı anlatmışsınız, emeğiniz ve paylaşımınız için çok teşekkürler.

gonenc dedi ki...

Selamlar,

Öncelikle ayda ortalama iki üç kez tekrar tekrar okuduğum yazınız için teşekkür ederim.

Sormak istediğim bir detay var. Dergilere öykü gönderimi için nekadar bir zaman öncesinden girişimde bulumak gerekiyor.

Yani dergiler dağıtıma başlamadan ne kadar zaman önce dergilerine gönderilen öyküleri okuyup yayına sokma şansları oluyor. Teşekkürler.

Y.O. dedi ki...

Dergilere öykü gönderdiğinizde hemen o ay yayımlanması olasılığı çok düşük. Dolayısıyla en iyimser olasılıkla gönderdikten iki veya üç sayı sonra metniniz yayımlanır. Bu yüzden siz öykünüzü gönderdiğinizde hemen bir sonraki sayıda yayımlanacakmış gibi düşünmeyin. Siz öykünüzü, şiirinizi veya yazınızı derginin çıkış tarihine göre ayarlamayın. Notos gibi her sayı için öykü yarışması düzenleyen dergiler ise zaten son gönderim için bir tarih duyurmaktalar.

gonenc dedi ki...

Çok teşekkür ederim, paylaştığınız değerli bilgileriniz için. Sitenizi sürekli takip etmekteyim. İyi çalışmalar.

Adsız dedi ki...

Güzel yazı olmuş elinize sağlık.Aklıma takılan bir kaç soru var müsadenizle sormak istiyorum.

1-Kısa hikayenin uzunluğu ne kadar olmalı.Daha önce dergiyi almadığım için ne kadar yazmam gerektiğini bilmiyorum dergi boyutuna göre söylerseniz sevinirim.
2-Kitabı olana telif hakkı öderler demişsiniz ben bir kitap yazıyorum .Eğer onu bastırırsam daha sonrada kısa hikayelerimi yayımlatmayı başarırsam para öderlermi bana .
3-Son sorumda dergide kısa hikayemin yayınlanmasının bana bir yararı olur mu notos'a yollamayı düşünüyorum.

geç oldu ama inşallah görürsünüz .iyi çalışmalar.

Y.O. dedi ki...

Sorularınızı yanıtlayayım;

1- Yazıda da belirttiğim üzere yazı/öykü/şiir göndereceğiniz dergiyi önce elinize alıp okuyun. Okumadığınız dergiye öykü göndermeyi denemeyin. Göndereceğiniz öykülerin uzunluğunun ne kadar olması gerektiğini dergileri alıp görebilirsiniz.

2- Kitabı yayımlanmış yazarlara telif hakkı ödenmesi yalnızca Kitap-lık dergisi için geçerliydi. Açıkçası derginin şu anki uygulamasını bilmiyorum.

3- Ne gibi bir yarar umuyorsunuz?

Adsız dedi ki...

Cevap verdiğiniz için çok teşekkürler.Pekala dergiyi alacağım.Açıkcası bu işi hayatımın sonuna kadar yapmak istiyorum ve genç yaşta başlamak istiyorum.Tanınmam da bir yararı olur mu veya benden bir yazı daha isterler mi ? Maddi olarak bir getirisi olur mu ? gibi aklıma takılan şeyler var.

Y.O. dedi ki...

Maddi bir getirisi olmayacaktır. Sizden de çoğu kere yeni bir yazı istemezler. Zaten dergilere yazı, öykü vb. gönderen bir sürü genç yazar var. Yeni öyküler yazıp gönderecek olan sizsiniz. Siz gönderdikçe dergiler yeni metinlerinizi değerlendirir ve beğenirlerse yayımlarlar.

Bir yazar olarak dergilere metin göndermenin adınızı duyurmanızda ve ilk kitabınızı yayımlanmanızda bir yararı olur mu; kuşkusuz olur. Hatta şöyle söyleyeyim, bir öykü veya şiir kitabı yayımlayacak bir yazarın önceden dergilerde öykülerini gösterip adını duyurması çok önemlidir.

Size tavsiyem metinlerinizi dergilere gönderirken reddedilmekten yılmamanız, ilk kitabınızı yayımlamak için çok acele etmeyip önce kendinizi dergilerde ispatlamanız (tabii öykü, şiir, deneme yazıyorsanız), çok okumanız ve yazım hatalarınıza daha çok dikkat etmeniz yönünde.

Adsız dedi ki...

Hayatımı bu konuya adayamam öyleyse maddi olarak bir getirisi yoksa.Çünkü bu gerçekten bir sorun. Ama dediklerinizi dikkate alacağım . Aceleci olmayıp sabırlı davranacağım.

Çok fazla rahatsız etmek istemiyorum açıkcası son bir sorum var.Kitap basımı ve sonraki aşamalar hakkında bildiklerinizi öğrenmek isterim.

Y.O. dedi ki...

İleride bu konuyla ilgili yazılarımız olacak.

siirimsi dedi ki...

bilgi edinmek adına, yönlendirildiğimi hissettim..teşekkürler

Adsız dedi ki...

altZine sitesine yazı göndermek için sitenin editörüne e-posta ile öykümüzü göndermemiz mi gerekiyor ?

birde bu siteye bağımsız yazı yollayabiliyor muyuz ?
Çünkü sitede bir tema var ve yazılar çoğunlukla onunla ilgili.Kafam karıştı açıkcası.

Adsız dedi ki...

Aynı şekilde www.yitikulke.com sitesine de yazı göndermek istersek posta kutusuna yollamamız isteniyor . Adres verilmiş fakat bu yollama işiniz nasıl yapacağız.İnternet üzerinden olmuyor mu ?

Y.O. dedi ki...

altZine'e nasıl metin gönderileceği şurada açıkça anlatılmış: http://www.altzine.net/nasil-katilirim Dikkatli okursanız, tema dışındaki yazılarınızı hangi adrese göndermeniz gerektiği de belirtilmiş. Yani bağımsız yazı yollayabiliyorsunuz.

Yitik Ülke'nin sitesinde de internet üzerinden yazı kabul etmedikleri açıkça belirtilmiş. Posta yoluyla göndereceksiniz.

Adsız dedi ki...

Pekala çok teşekkür ederim.

Adsız dedi ki...

http://www.altzine.net/nasil-katilirim linkinde verilen adrese yazımı yollamak istiyorum fakat microsoft outlook istiyor. bende beceremedim bu programı. hotmail hesabımdan yazıları yollayabilir miyim acaba ? sitenin formatı bu tarz mailleri kabul eder mi ?

Y.O. dedi ki...

O adreslere tıklamak zorunda değilsiniz. Sonuçta verilenler e-posta adresi. Bir e-posta adresine nasıl ulaşılabiliyorsa, nasıl ileti gönderilebiliyorsa öyle gönderebilirsiniz. Sanırım internet kullanımına yabancısınız. Bir de sonuçta bu blog altZine'in temsilcisi değil. altZine'in iletişim sayfasında da sorabilirsiniz bütün bu ayrıntıları.

Unknown dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Adsız dedi ki...

hotmail hesabımdan verdikleri iletişim adresine durumumu bildirdim fakat cevap alamadım. bu yüzden size sordum aslında. acaba hotmail hesabımı kabul etmiyorlar mı diye düşündüm cevap gelmeyince. o cevap gelene kadar yazıyı yollamak istemiyorum . sanki boş yere yolluyormuş gibi oluyor. cevabınız için teşekkürler.

Y.O. dedi ki...

Hotmail, Gmail vb. herhangi bir e-posta servisinden, altZine'in sitesinde bildirdiği adreslere e-posta gönderebilirsiniz. Outlook kullanmanız zorunlu değil.

Adsız dedi ki...

Yazdığım hikayeleri belirttiğiniz bazı sitelere bir kaç gün bekleyerek yolladım ve bir yanıt alamadım. Sadece hikayeyi yazıp altına adımı soyadımı ve üniversitemi yazdım. Beğenmedikleri zaman cevap yazmazlar fakat yayınlamak isterlerse cevap yazarlarmı bunu merak ediyorum . Birde aynı hikayeyi farklı dergilere yollamak hoş olmaz fakat bir ay beklemek mantıksız değil mi sizce ? Ben yolladıktan üç gün sonra cevap gelmezse başka bir dergiye yolluyorum. yanlış mı yapıyorum ?

Y.O. dedi ki...

Dergilere yollanan o kadar çok yazı, öykü, şiir var ki üç gün içinde yanıt vermeleri çok zor. Gönderilen metinlere üç gün içinde yanıt veren bir tek Kitap-lık dergisi var. O da yalnızca yayımlanmaya değer görülen metinler için geçerli.

Ayrıca sorunuzun yanıtı, yazıdaki şu satırlarda mevcut:

"Dergiye gönderdiğiniz çalışmalarınızla ilgili çoğu kere size herhangi bir bildirimde bulunulmaz. Gönderdiğiniz öykünün veya şiirin dergide yayımlanıp yayımlanmadığını görmek için ilgili dergiyi sürekli takip etmeniz gerekir. Bunun sebeplerinden en önemlisi dergilere gönderilen yüzlerce e-postayı yanıtlamanın olanaksız oluşudur. Zaten çoğu kere Türkçe yayımlanan edebiyat dergilerine gönderilen çalışmaların değerlendirilmesi bir veya iki kişinin sorumluluğundadır. Eğer öykünüzü veya şiirinizi beğendilerse, kimi dergiler fotoğrafınızı koymak vb. sebeplerle sizinle iletişime geçebilirler. Ancak bunun dışında dediğim gibi, çok can sıkıcı bir durum gibi gözükse de genellikle dergiler sizinle e-posta yoluyla değil, derginin sayfaları aracılığıyla sizinle bağlantıya geçerler. Bu yüzden çalışamızın akıbetini öğrenmenizin tek yolu da dergiyi düzenli takip etmektir. Tabii aradan bir süre geçtikten sonra derginin editörlerine yeniden bir e-posta gönderebilirsiniz. Çalışmanızın durumunu öğrenmeniz şansa ve editörün insafına kalmıştır."

Üç gün çok kısa bir süre. Kitabı yayımlanmış yazarlar içinde bile kimi dergilerde bir yıldır sıra bekleyen yazarlar vardır. Tabii ki yanıt için o kadar bekleyin demiyorum. Bir ay veya belki daha doğrusu bir sonraki sayıya kadar bekleyip yanıt gelmezse yeniden iletişime geçmek daha makul olacaktır.

Bir de belirtmek gerek ki, adınızı mutlaka öykünün başına koymalısınız. Başlığın altında veya üstünde olması fark etmez. Ama metnin altında değil, kesinlikle ilk sayfanın üstünde yer almalı adınız. Özgeçmişi ise öykünüzün sonuna koyabilirsiniz.

Adsız dedi ki...

Bundan sonra adımı üste koyacağım o zaman.Yinede sürekli yeni yazı göndersem , adımı aşağı yazmış olsam bile bunların okunduğunun garantisi var öyle değil mi ? Belki bir hafta sonra belki daha fazla ama okuyorlar sanırım.
Birde blog yazıyorum bunuda öykünün altına yazsam hoş karşılanır mı ?

Y.O. dedi ki...

Blog yazıyor olmanızın öykünüzün yayımlanmasında herhangi bir etkisi olacağını sanmıyorum. Bu hususu kısa özgeçmişinizde belirtip belirtmemek size kalmış.

Adsız dedi ki...

Merhaba
Notos,varlık gibi dergilere yazılarımı yolluyorum.Ama bir ay boyunca tek bir yazı yollamak istemediğimden üç günde bir yeni yazılarımı yolluyorum bu dergilere.Bu şekilde yollamaya devam etmelimiyim yoksa ayda bir yazı yollayıp yine otuz gün boyunca beklemelimiyim ?
Cevap yazmaları açısından değil sadece yazı yollamak istediğimi için yolluyorum , bu yazılarımın hepsini dikkate alırlar mı ?

Y.O. dedi ki...

Üç günde bir göndermek yerine bir defada en fazla üç metninizi göndermenizi öneririm. Üç metninizi gönderdikten sonra yanıt gelene kadar yeni bir metin göndermeyin. Yanıt konusunda da sabırlı olmak gerek tabii ki. Hemen bir sonraki sayıya kadar yanıt gelemeyebilir. (Ben yukarıdaki bir yanıtımda en azından bir sonraki sayıya kadar sabredin dediysem de çoğu kere bir sonraki sayıya kadar yanıt almanız mümkün olmayabilir. Biraz sabır yalnızca.)

Dergilere her gün gönderilen bir sürü öykü, şiir, yazı var. Dolayısıyla bunları değerlendirmek zaten vakit alıyor. Tutup da bir seferde üçten fazla metin veya art arda sürekli yazdıklarınızı göndermeniz hem sizin açınızdan hem dergi editörleri açısından uygun olmayacaktır. Zaten dergilerde metinleri değerlendirenlerin onca metin arasında o kadar vakti de yoktur. Bu durum sanırım yanıt almak konusunda niçin sabırlı olmanız gerektiğini de açıklıyordur.

Özetle, eğer birden fazla metin göndermek istiyorsanız tek seferde üç metin gönderin ve bekleyin. Yanıt gelene kadar yeni metin göndermeyin. Üç günde bir sürekli yeni metin göndermeniz ise uygunsuz olacaktır. Onun yerine değişik dergilere değişik metinlerinizi gönderebilirsiniz.

Adsız dedi ki...

YORUMLARI OKUDUM YAZMIŞ OLDUĞUM ŞİİRİMİN OKUNMASINI DİLERİM.
İKİ METRE BEZ [KUNDAK İLE KEFEN ]
İNSAN GELİR DÜNYAYA
SARARLAR KUNDAK DENEN İKİ METRE BEZE
İNSAN ÖLÜR GİDER
SARARLAR KEFEN DENEN İKİ METRE BEZE

Adsız dedi ki...

ben daha 14 yasındayım acaba ben gondersem
beni dikkate alırlarmı

Y.O. dedi ki...

Genç dostum,

Öncelikle şunu söyleyeyim ki dergilere gönderdiğiniz metinlerde yaşınızdan ziyade yazdığınız metinlerin niteliğine bakılır. Üstelik metinlerinizi yayımlamasalar bile, dergilerin, genç yazarların öykü ve şiirlerinin değerlendirildiği sayfalarında size birtakım tavsiyelerde de bulunabilirler.

Öte yandan genç yaşta yazmaya başlayan çoğu yazarın söylediği şey, metinlerinizi erken yayımlatmaya başlamanın çoğu kere olumlu bir durum olmadığı yönündedir. Kimi yazarlar gençliklerinde yazdıkları metinleri beğenmez ve bunları kitaplarına koymazlar. Öte yandan bütün yazarlık gelişimlerini, olgunlaşma süreçlerini de okurun gözü önünde yaşamış olurlar. Üstelik edebiyat, olgunluk ve hayat deneyiminin önemli olduğu bir sanat türüdür. Olgunlaştıkça eski yazdıklarımızı beğenmez olur, hayat ve okuma deneyimimiz arttıkça daha iyi yazmaya başlarız.

Ama ben tutup da yazmak için yaşınızın kemale ermesini bekleyin demiyorum. Yazın ve okuyun. Bu arada yazdıklarınızı dergilere de gönderebilirsiniz. Yukarıda dediğim gibi, yazdığınız öyküleri, şiirleri yayımlamasalar bile size çeşitli tavsiyelerde bulunabilirler.

Bu arada size ve sizin yaşınızda yazmaya başlayanlara tavsiyem, bu yaşlarda kesinlikle internette metinlerinizi yayımlatmamanız yönünde olacaktır. İnternette yayımlattığınız ve sizin imzanızı taşıyan çalışmalardan dolayı ileride çok pişman olabilirsiniz. Yarın, bir gün, adınızın arama motorlarında, anımsamak istemeyeceğiniz bir metinle birlikte gözükmesi canınızı çok sıkabilir. Bunu silmek de çoğu kere mümkün olmaz. Bu dediğim, yalnızca edebi metinler için değil, internette imzanızı koyduğunuz bütün alanlar için geçerlidir. Siz, siz olun dikkat edin.

Onun dışında, yazmaya ve okumaya devam. Bu arada imla kurallarına da dikkat edin tabii ki.

Yazar Odası'ndan sevgiler.

Adsız dedi ki...

cevabınız için cok tesekkür ederim amacım zaten
şiirlerimin yayınlanmasından ziyade
acaba bende ışık varmı oldu her zaman
nedense on yargılı davranıyorum
yazınız ve cevabınız için sagolun bir soru daha soracagım şiirlerimizi yayınlatmak bize bir yarar saglarmı yani bize destek olan insanlar cıkabilirmi
cunku ailem bana hiç destek olmuyorlarda

Adsız dedi ki...

bir sey daha yazıcam
kesinlikle haklısınız bazen bazı şiirlerimi okuyunca bir anda yazılmış ergen şiirleri oldugunu fark ediyorum ama kendimi diger sairlerin siirlerini okuyarak geliştirmeye calısıyorum ve bazı şiirlermi gercekten begeniyorum daha baska kendimi nasıl geliştirebilirim kalıp cumlelerden kurtulmak için yada duygularımı tam anlatmakmak için
iyi aksamlar

Adsız dedi ki...

ben size bir siirimi gonderiyorum acaba degerlendirirmisiniz
uyanırın gerceklere
ölüm marsı calar durur
o çaldıkça
uyanırım gerceklere
kimler gelir gecer yanımdan
onlar gidince uyanırım gerceklere
ölüm uzak olsa kormazdım
hayat gercek olsa yanardım
hafif bir esintiyle
uyanırım gerceklere
baslangıc bitişten kısa
baslangıcın ortasında
özlemle
uyanırım geceklere

simdiden tesekkür ederim

Y.O. dedi ki...

Destekten kastınızı anlamadım. Eğer mali bir desteği kastediyorsanız, böyle bir şey olmaz.

Kendinizi geliştirmek için bol bol şiir ve bunun yanı sıra diğer türleri okumanız gerekir. Kendi yazdığınız tür dışında diğer türlerde okumak sizi çok geliştirecektir. Ama sakın ha, internette yer alan şiirlerden uzak durun. Büyük şairlere mal edilip onlarla ilgisi olmayan bir sürü sahte şiir vardır. Bir de bu büyük şairlerle yan yana konulmuş, amatör şairlerin kötü manzumelerine de yer verilir. Bu yüzden internet en güvenilmez kaynaktır. Şiir antolojilerinden başlayabilirsiniz. Antolojilerden şairlerin kendi kitaplarına yönelirsiniz. Bunun yanı sıra şiir yayımlayan dergileri okumak da işe yarar. Günümüz şairlerini takip etmiş olursunuz. Bir de sözlük okumak çok işinize yarayacaktır. Yeni sözcükler öğrenmenize yarar. Bilmediğiniz sözcüklere bakarken kendinizi o sayfadan bu sayfaya savrulmuş vaziyette bulabilirsiniz.

Y.O. dedi ki...

Maalesef şiir değerlendirmesi yapmıyorum.

Adsız dedi ki...

cevabınız tavsiyeleriniz ve bu siteyi kudugunuz için tesekkür ederim tavsiyelerinizin hepsini dikkate alcam

aslı dedi ki...

gerçekten çok güzel ve bilgilendirici bir yazı olmuş.ben de bir şey sormak istiyorum : uzun zamandır şiir yazıyorum ve bu işe de ciddi bakıyorum.bir süredir bir dergiye şiir veya hikaye göndermek istiyorum ve sayenizde hangisine göndereceğime karar verebildim.ben kitap çıkarmayı düşünüyorum ama yaşım 17 olduğu için erken mi diye tereddüt eiyorum.sizce biraz daha beklemeli miyim?çünkü ciddiye alınmak istiyorum.şimdiden teşekkürler.

Adsız dedi ki...

bugun kitaplık dergisine bir şiirimi gonderdim başına kısa bir öz gecmiş yazdım , konuya şiir gonderimi yazdım ve bir word belgesiyle gonderdim herseye cok dikkat ettim sizce dogru yapmışmıyım?

Y.O. dedi ki...

@Adsız Ben yanlış bir şey göremedim bunda. Yalnızca söz konusu şiir olduğunda belki de tek bir şiir yerine (tabii uzunluğuna da bağlı) üç şiir göndermek sizin hakkınızda fikir sahibi olmaları için daha yerinde olabilirdi. Onun dışında yaptığınızda hiçbir bir sorun yok.

@Aslı Uzun zamandır şiir yazıyorsanız uzun zamandır da şiir okuyorsunuz demektir. En azından öyle olması gerekir diye düşünüyorum. Dolayısıyla Rimbaud adını duymuş, kendi yazdıklarını ve kendisi hakkında yazılanları ve tabii bu arada hangi yaşta şiir yazmaya başladığını da okumuşsunuzdur. Murat Gülsoy'un yaratıcı yazmayla ilgili kitabını tanımlarken bunların "ihlal edilebilir kurallar" olduğunu söyler. Dolayısıyla ben size veya bir başkasına yaşınızın çok erken olduğunu veya olmadığını söyleyebilirim. Ama bütün bunların belli bir standartı, belli bir kuralı yok. Mesele sizin pişmenize bağlı. Sonuçta ortada Rimbaud gibi bir örnek de var, çok daha geç yaşlarda kitaplarını yayımlamaya başlayan örnekler de.

Sizin yaşınızda bir şaire verebileceğim tek tavsiye kendinizi önce dergilerde sınamaktır. Dergilerde pişin ve bol bol şiir okuyun. (Tabii ki kitaplardan, internetten okumak güvenilir değil) Sonrasında su yolunu bulacaktır.

Aslı dedi ki...

Öncelikle cevabınız ve önerileriniz için teşekkür ederim.Evet şiir okuyorum ; seviyorum da...
Sadece şiir yazmıyorum ;hikaye de yazıyorum ama şiiri kendime daha yakın buluyorum.Birkaç gün içinde şiirlerimi bir dergiye göndermeyi düşünüyorum.inşallah yayınlanır ve devamı gelir...

Adsız dedi ki...

dergide yayınlana bir şiirimizi siir yarıimasın agondersek sorun olurmu acaba

Adsız dedi ki...

dergide yayınladığımız bir şiiri kitabımızada koyabilirmiyiz

Y.O. dedi ki...

Şiir, öykü, roman yarışmalarının kendi öngördükleri şartları vardır. Bunlardan çoğu gönderilen eserlerin daha önce bir yerde yayımlanmamış olmasını ararlar.

Bunun dışında dergilerde yayımladığınız şiirleri, öyküleri kitabınıza koyabilirsiniz.

Aslı dedi ki...

Az önce 'kitap-lık' dergisine şiirimi gönderdim.Umarım sonuç olumlu olur.

Adsız dedi ki...

ben de kitaplık dergisine 3 tane şiirimi gonderdim umarım yayınlanmasa bile bana tavsiyede bulunurlar ya da cevap yazarlar

Adsız dedi ki...

bugun üçüncü gün cevap gelmedi ama hala mudum var...

Adsız dedi ki...

türk edebiyatı dergisine yazı gönderen var mı? acaba amatör yazı kabul ediyorlar mı? amatör olup olmama gibi bir şart söz konusu olabilir mi? editör@ şeklinde bir iletişim bilgisi mevcut değilse iletişim bilgilerinde verilen adrese mi göndermeliyiz?

Adsız dedi ki...

Varlık dergisine word eki olarak iki öykü,özgeçmişimi yolladım.Sadece özgeçmiş ve mailde ismimi yazdım.Okumama ihtimalleri olur mu?

Y.O. dedi ki...

1- İletişim bilgilerinde ne yazıyorsa o adrese gönderebilirsiniz. editor@ diye başlama zorunluluğu yok adresin. Sanırım dışarıdan yazı kabul edeceklerdir.

2-Eğer ellerine geçtiyse okuyacaklardır. Aksi olacağını sanmıyorum.

Adsız dedi ki...

Merhaba,

Varlık Dergisi'ne birkaç şiirimi gönderdim ve birkaç gün sonra bana, "Ürünleriniz ulaştı. Dergimize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz. Çalışmalarınızda kolaylıklar dileriz." diye bir cevap geldi. Bunun bir anlamı var mıdır? Şiirlerimin yayınlanıp yayınlanmayacağı hakkında bir şey ifade eder mi?

Şimdiden teşekkürler.

Y.O. dedi ki...

Açıkçası şiirlerin yayımlanıp yayımlanmayacağına dair bu yanıta bakarak bir fikir yürütmem pek mümkün değil. Ama en azından Varlık dergisinin arka sayfalarındaki genç şairlerin ve genç yazarların değerlendirildiği bölümde adınızı görebiliriz belki. İş her ay bayiye veya kitapçıya gidip Varlık dergisinin o sayısında sizin şiirlerinizle ilgili yorum yapılıp yapılmadığı ve şiirlerinizin yayımlanıp yayımlanmadığına bakmaya kalıyor.

Adsız dedi ki...

Peki, teşekkürler. Bir sorum daha olacak aslında. Varlık dergisi ve Kitap-lık gibi edebiyat dergileri ayın ilk günlerinde mi çıkar? Belirli bir çıkış günleri var mıdır öncesinde açıklanan?

Y.O. dedi ki...

Bildiğim kadarıyla ayın ilk günü Varlık ve Kitap-lık dergisini temin etmek mümkün olur.

Notos ise ayın ilk gününden iki üç gün önce çıkar genellikle. Notos, hangi gün çıkacağını genellikle Facebook, Twitter gibi ortamlardan da duyuruyor.

Mesut Balık dedi ki...

Blogunuz aracılığı ile paylaşmış olduğunuz bilgiler için teşekkür ediyorum. Merak ettiğim sorulara cevap bulma konusunda bir hayli istifade ettiğimi söylemek isterim. Dergilere öykü gönderme konusunda size birkaç sorum olacaktı:

1-Diyelim ki gönderdiğimiz öykü yayınlanmadı. Uygun olan sonraki öykü çalışmalarımızı yine aynı dergiye mi göndermek yoksa başka dergilere mi yönelmek?

2-Diyelim ki öykümüz yayınlandı. Bundan sonraki çalışmalarımızı da aynı dergiye göndermeye devam mı etmeliyiz yoksa benzer çizgideki başka dergilere mi yönelmeliyiz?

3-Aynı anda (ya da yakın tarihlerde) farklı öykülerimizi farklı dergilere (aynı çizgideki) göndermemizde bir sakınca olur mu?

Vereceğiniz yanıtlar için şimdiden teşekkür ederim.

Y.O. dedi ki...

Üç sorunuz için de şunu söyleyebilirim; aynı dergiye öykü göndermeye devam etmek veya başka dergilerde de öykülerinizi yayımlatmak tamamen sizin tercihinizdir. Bu, aynı anda farklı öyküleri farklı dergilere göndermek için de geçerli. Diliyorsanız yapabilirsiniz. Önemli olan tutarlı olmak ve sizin içinde yer almaktan hoşlanacağınız dergilere yazdıklarınızı göndermektir. Genelde her önüne gelen dergiye metin göndermenin hoş karşılanmadığı söylenir. Burada sanırım önemli olan; hoşunuza giden, öykülerinizi içinde görmekten memnuniyet duyacağınız, çizgisi sizin edebiyat anlayışınızla uyumlu olan dergileri bulup onlara göndermek. Yoksa tek bir dergide karar kılmakla birden fazla dergide öykülerinizi yayımlatmak sizin tercihinizdir.

Mesut Balık dedi ki...

Vaktinizi ayırıp sorularıma cevap verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum.
Önerilerinizi dikkate alacağım.

İçten selamlarımla.

Y.O. dedi ki...

Rica ederim.

Adsız dedi ki...

D eniz gözlü meleğim
A şkım benim bebeğim
M adem sende sevdin beni
L ale çiçeğim
A şığım diyemedin

Adsız dedi ki...

yorumların sayısına bakılırsa, en çok ilgi çeken yazınız bu olsa gerek.
ben de bir-iki dergide yazısı-öyküsü yayınlanmış, bir-ikisinden de geri dönmüş, daha doğrusu hiç haber alamamış biri olarak birkaç kelam edeyim.
dergilerin kendilerine yazı gönderenleri muhatap alıp bir iki kelime de olsa cevap vermemeleri bana sorarsanız tek kelimeyle terbiyesizlik. bir kere o üç kuruşluk dergileri 10-15 lira verip satın alanlar, yine oralarda yazan ya da yazmak isteyen, oraya yazı gönderen insanlardır çoğunlukla. cevap vermeyerek aynı zamanda okurlarına da saygısızlık etmiş oluyorlar. sonra bir yazıyı-hikayeyi okumak mı daha zor, yazan kişiye iki satırlık ('yazınızı beğendik, yayınlayacağız.' 'bu yazı bize gitmez, başka kapıya' ya da 'yayınlayacağız ama bir süre bekleyin' gibi) bir cevap yazmak mı? bir öykü gönderirsin, tenezzül edip öykü elimize geçti ya da geçmedi diye cevap bile vermezler. hepimiz amerikan öykülerini, jack london'ları, hemingway'leri, bukowski'leri, john fante'leri okuyoruz. onların öykülerine nasıl karşılık aldıkları, editörle nasıl yazıştıkları filan hep anlatılır öykülerinde. zaten kimsenin telifle filan ilgilendiği yok, adam gibi bir -editoryal- cevap vermek de hadi zor, bari muhatap alıp öykünüzü aldık diye cevap yazsalar. daha uzatırsam ağzımı bozacağım. o yüzden burada keseyim. görüldüğü gibi bu konuda çok doluyum.
binamaz

Yazar Odası dedi ki...

Evet, sanırım Yazar Odası'nda şu zamana dek en çok yorum alan ve en çok ilgi çeken yazı bu. Yazdıklarınız konusunda da size katılıyorum. İki üç sözcüklük bir yanıt yazmak aslında çok da zor olmamalı. Üstelik "Gönderdiğiniz e-posta elimize ulaşmıştır." biçiminde otomatik mesaj ayarı yapmak da zor değil. Bu cidden önemli bir konu. Sizi tatmin eder mi bilmem ama zamanında Notos Blogda bu konuda çıkan bir yazının linkini ekliyorum. En azından sözü edilmişken bu yazıya da atıfta bulunmayı gerekli görüyorum. Hem belki Notos'un bu yazısıyla ilgili itirazları olacak olanlar çıkar, yeni bir tartışma kanalı açılmış olur.

Notos Blog'daki yazı

Yazma Meraklısı Bir Mavi Çoraplı dedi ki...

Gerçekten çok açıklayıcı bir yazı olmuş. Heves ve ciddiyet yaratıyor. Aklıma takılan şu ki daha önce yeterince okuyucuya ulaşmadığını düşündüğüm bir dergide yayımlanmış öykümü başka bir dergiye yollamam(elbette bu ayrıntıyı belirterek) saçma mı olur dersiniz?

Unknown dedi ki...

Öyküyü başka bir dergiye gönderseniz bile önceden öykünüzün başka bir dergide yayımlandığını belirtmeniz etik gereğidir. Çoğu derginin buna pek yanaşmayacağını da ifade etmem gerek.

Unknown dedi ki...

Öncelikle bizleri aydınlattığınız için çok teşekkür ediyorum. Benim bu ay bir şiir kitabım çıktı veda busesi adında ve ben sizin yazınızı okumadan önce kitaplık ve varlık dergilerine aynı şiirimi göndermiştim umarım bir sorun olmaz birde kitabı olanlara haber verilmeden bir yayınlama söz konusu olur mu bunu merak ettim şimdiden teşekkür ediyorum ilgilendiğiniz için...

Yazar Odası dedi ki...

Bir kitapta yayımlanan metinlerin izinsizce başka bir mecrada, dergide vb. yer alması zaten Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa aykırı. Dolayısıyla "Ya şurada şöyle bir şiir kitabı var. Bu kitaptaki falanca şiirleri dergimize koyalım" diye bir şeyi kafalarına göre yapmaları mümkün değil.

Ama tabii sizin anlattığınız olayda dergilere önceden bizzat sizin gönderdiğiniz şiirler için durum farklı.

Unknown dedi ki...

Ben bir kitabımın çıktığını onlara mail de belirttim zaten yani eğer şiirim kayda değer bulunup yayınlanacak olursa bundan beni haberdar ederler değil mi?

Yazar Odası dedi ki...

Kitap-lık dergisi editörleri, şiirleriniz yayımlanmaya değer görüldüyse, üç gün içinde yanıt gönderiyor. Üç gün içinde yanıt vermemişlerse şiirleriniz yayımlanmayacak demektir. Varlık dergisiniyse takip etmeniz gerekiyor.

Unknown dedi ki...

çok teşekkür ederim bilgilendirdiğiniz için...

Yazar Odası dedi ki...

Rica ederim.

Unknown dedi ki...

öncelikle iyi çalışmalar diliyorum. ben de naçizane şiir yazan bir kardeşinizim ve artık şiirlerimin test edilmesini düşündüğüm bir aşamadayım. bunun için de öncelikle şansımı şiir yarışmalarından yana kullanmaya karar verip 'güncel sanat dergisi 3. şiir ve öykü yarışması'na ve 'ümraniye belediyesi 9.şiir yarışması'na şiirlerimi gönderdim, sonuçlanmasını bekliyorum. sorum şu ki şiirlerimi test etme durumunu yarışmalardan yana kullanmış olmam bir avantaj mıdır yoksa dezavantaj mıdır? ikincisi ise yazınızı okuduktan sonra tarihin 2010 olduğunu gördüm. bu yazıda belirttiğiniz dergilerin durumunda bir değişiklik oldu mu yoksa halen faal mi?

Yazar Odası dedi ki...

İlk sorunuzun yanıtını bilmiyorum. Yarışmasına göre değişir sanırım. Ama ikinci sorunuza yanıt verebilirim. Sıcak Nal artık yayımlanmıyor. İktidarsiz de öyle. Kimi internet dergileri ise biçim değiştirdi. Bu arada Sarnıç veya Ot gibi pek çok dergi de yayımlanmaya başladı. Edebiyat dergilerini de bulunduran kitapçılara zaman zaman uğramak gerekiyor.

Unknown dedi ki...

teşekkür ederim. o halde varlık ve kitap-lık gibi dergiler yayın hayatına devam ediyor.

Yazar Odası dedi ki...

Tabii.

Bahar dedi ki...

Bende daha once varlik dergisine siir gondermistim. Fakat o zaman hic cevap gelmemisti. Bir kac gun once yeniden gonderdim ve bu defa banada Adsiz'in bahsettigi gibi "Ürünleriniz ulaştı. Dergimize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz. Çalışmalarınızda kolaylıklar dileriz." seklinde cevap geldi. Merak ediyorum acaba adsizin o bahsettigi siirler yayinlandimi. Tesekkurler

Adsız dedi ki...

@BAHAR

Ben film festivalinin birine film gönderdiğimde de benzeri bir yanıt aldım. Kabul etmedikleri zaman dalga geçer gibi mesajlar gönderiyorlar kibarlık adı altında. Şiirin yayımlanmadı yani. Onu söylemeye çalışıyor.

Adsız dedi ki...

Benim de bir sorum olacak.

Benim şu ana kadar hiçbir dergide yazım yayımlanmadı. Edebiyat tutkunu olmak dergi takipçisi olmayı da beraberinde getirmediği için dergiler hakkında da fazla bilgi sahibi değilim. Gönderdiğim yazılarda da yayımlanmış yazım olmadığını belirttiğim için editörlerin daha ilk dakikadan olumsuz bir ön yargı içine girdiklerini düşünüyorum. Yazılarımı yolladığım dergiler Kitap-lık, Varlık, Yasakmeyve gibi takip etmesem de prestijli olduğunu düşündüğüm dergiler. Bu tip dergilerde dikkate değer bulunabilmek için hangi dergilere yazı gönderebilirim. Şiir ağırlıklı yazıyorum bu arada.

Ayrıca bilgilendirici yazınız için çok teşekkürler. Çok yardımcı oldunuz.

Yazar Odası dedi ki...

Öncelikle daha önce şiirlerinizin, öykülerinizin, yazılarınızın başka bir yerde yayımlanmamış olması editörlerde bir önyargıya sebep olmaz. Pek çok genç yazar, şairin metinleri bu dergilerde ilk defa yayımlanmıştır. Yazarlar, şairler kendilerini ilk defa dergilerde gösterirler, dergilerde pişerler. Bu, işin doğası gereğidir. Bu yüzden herhangi bir önyargı olacağını düşünmüyorum.

Öte yandan metinlerinizi gönderdiğiniz dergileri takip etmediğinizi söylüyorsunuz. Bu, şiirlerinizin veya diğer metinlerinizin yayımlanması açısından ciddi bir mesele. Açıkçası sırf adlarının itibarlı olduğunu düşünüp hiç almadığınız bir dergiye metin göndermek pek akıl kârı değil. Bir kere hem dergilerin günümüzde ne tür yapıtlar yayımladıklarından, Türkiye'deki öykünün, şiirin bugününden, sizin gibi genç şairlerden bihaber olursunuz. Bu durumda yaptığınız şey, körlemesine atış yapmak gibi.

Ayrıca dergileri okuyarak yazdıklarınızın bugünkü edebiyat içinde nereye oturduğunu, gerçekten nitelikli olup olmadığı konusunda da bir nebze fikir sahibi olursunuz. Yoksa yukarıdaki yazıda hiç satın almadığınız dergilere metinlerinizi boşuna göndermeyin derken aklımda olan şey kesinlikle dergilerin satışını artırmak değil.

Her derginin her sayısını alacaksınız diye bir kaide yok. Ama ciddi ciddi yazar veya şair olmayı kafanıza koyduysanız size yakın gördüğünüz dergileri takip etmek, ilginizi çeken sayılarını almak sizin yararınıza olacaktır. Siz siz olun hiçbir sayısını okumadığınız bir dergiye metin göndermeye kalkmayın. İnanın bana yayımlanma şansınız pek olmaz.

Adsız dedi ki...

öncelikle yazı için çok teşekkür ederim, fazlasıyla bilgilendirici olmuş. tamamen denk gelmeyle okuduğum yazı şu an bende bir heves uyandırdı =)@aslı gibi benim de yaş kaygım var. yazıya özel bir ilgim ve yeteneğim olmasına rağmen ciddiye alınmayacağımdan neredeyse eminim çünkü 14 yaşındayım. sizce yine de denemeli miyim?

Yazar Odası dedi ki...

Edebiyatta yetkinlik olgunlukla gelse de çoğu zaman, ortada Rimbaud gibi genç yaşta mucizeler yaratan örnekler de var. Kesin kuralı yok bu işin. Erken yaşta bir şeyler yayımlatacağım diye zorlamanıza da gerek yok. Siz yazın ve bolca okuyun, yayımlatmaya bolca vaktiniz var. Hem sizden 20 yaş büyük olan yazarlar bile genç yazar olarak anılıyorlar. Su yolunu bulacaktır.

Adsız dedi ki...

cevabınız için çok teşekkür ederim =) evet kesinlikle bol bol yazmaya ve okumaya devam edeceğim.

Yellowsub dedi ki...

Ne yapacağımı bilmez haldeyken yazınıza rastlamak çok büyük bir şans oldu,çok teşekkürler. :)

Yazar Odası dedi ki...

@Yellowsub Faydalı olabildiyse ne mutlu.

Adsız dedi ki...

Ben de yeni bir yazar adayıyım. Çok uzun zaman olmadı ciddiyetle yazmaya başlayalı.Yakın zamanda iki dergiye öykülerimi gönderdim. Yaklaşık 700-800 civarında olan öykülerimden üçer tane gönderiyordum. Son yazdığım öykü 2100 kelimelik bir öykü. Sizce bu öyküyü yanlız başına mı göndermeliyim yoksa bir veya iki tane daha mı öykü ekleyeyim?

Yardımınız için şimdiden teşekkürler.

Adsız dedi ki...

Üstteki mesajda 700-800 öykü yazdığımı değil, 700-800 kelimelik öyküler yazmış olduğumu belirmeye çalışmıştım. Yanlış anlaşılma olmasın diye düzeltiyorum.( :D )

Yazar Odası dedi ki...

Tamamen size kalmış.

Adsız dedi ki...

Oncelikle ozverili yaziniz icin cok tesekkurler. Ben de dergilere yazi gondermek isteyen fakat biraz da guven eksikliginden cesaret edemeyenlerdenim. Bu sebeple yazilarimi zaman zaman kisisel bloguma koyuyorum. Ayni yazinin farkli dergilere yollanmasinin hos olmadigina deginmissiniz, peki dergilere gonderdigimiz yazilarin kisisel blogumuzda yayinlanmis olmadi bir engel teskil eder mi?

Bir de genc yazarlarin ilerleyen yillarda genc yaslarinda ortaya koyduklari eserlerden utanmamalari adina mahlas kullanmalarini onerir misiniz yoksa yazarlik kariyerinin bastan sona bir isimle surdurulmesi daha mi mantikli olur?

Simdiden cok tesekkur ederim.

Yazar Odası dedi ki...

Çoğu dergi genç yazarların önceden yayımlanmamış metinlerini tercih eder. Metnin dergide veya blogda yayımlanması bir şeyi değiştirmez.

Mahlas kullanımı zor bir mesele. En iyisi, her zaman için sonradan utanmayacağınızı düşündüğünüz metinlerinizi yayımlamaktır. Yazdıklarınızı yayımlatmak için acele etmemek gerek bunun için.

Öykü veya şiir yayımlatırken unutmamanız gereken bir husus da ilerideki meslekî yaşantınızdır. Toplum içinde veya meslekî yaşantınızda sizin yazdığınız edebi metinleri herkes anlamayabilir. Yazdığınız öykülere bakarak sizin kişiliğiniz hakkında kafalarına göre yorumlarda bulunabilirler. Dolayısıyla yazdığınız bir şeyin, bazılı bir yayında yayımlanması değil fakat internette yer alması söz konusuysa o zaman bu meseleyi de göz önünde tutmalısınız.

Sevgiler.

Adsız dedi ki...

Öncelikle yazınız için gerçekten teşekkür ederim.Ben 15 yaşındayım ve şiir yazıyorum. Aslında kendi şiirlerimi beğeniyorum ama kendi kendime beğenip beğenmememin önemli olmadığını düşünüyorum. Daha 15 yaşında olduğum için ben şiirlerimi ne kadar beğensem de bu konuda ustalaşmış olanların şiirlerimi değersiz bulacakları gibi bir korkum ve önyargım var. Şiirlerimi gösterip yorum alabileceğim kimse de yok.Aslında Türkiye genelinde bir şiir yarışmasına katıldım ve şiirim önce kendi ilimde 1. olup sonra da Türkiye'de 1. seçildi.Dergilere şiir göndermeyi çok istiyordum ancak yorumları okunyunca biraz duraksadım. Sizce şiir göndermeli miyim, yoksa biraz daha mı beklemeliyim? Şimdiden çok teşekkür edrim.

Yazar Odası dedi ki...

Dergilere şiir gönderebilirsiniz. İlla şiirlerinizi yayımlamaları da gerekmiyor. Özellikle Varlık dergisinde, şiirlerini yayımlamasalar bile şiir gönderenlere kimi kısa tavsiyeler de veriliyor. Ama şiirlerinizi dergilerde görmek istiyorsanız çok şiir okumak gerektiğini unutmayın. Okumadan şiir yazmaya kalkarsanız yazdıklarınızın sınırı sebebiyle ancak bir şair karikatürüne dönüşürsünüz. Bir ufak tavsiye daha: Özellikle sizin yaşınızda internete şiirlerinizi koymayın derim. Onun yerine dergilere göndermek çok daha yerinde olacaktır.

Adsız dedi ki...

Merhaba,beni çok aydınlattınız gerçekten çok teşekkür ederim.Ben 15 yaşındayım öykü yazmakla ilgileniyorum.Daha önceden şiir de yazmıştım sanırım sayıları 60-65 civarındaydı.Öncelikle anlamlı bir metin yazabilmek için yoğun duygular içerisinde olmanın sizce ne kadar önemi var,çünkü şiirlerimi yazdığım sırada birinden hoşlanıyordum ve 60-65 tane şiiri 2 haftada yazdım.

Cevabınızı bekliyorum,teşekkürler.

Yazar Odası dedi ki...

Şair olmadığım için sorunuzun yanıtını bilmiyorum. Ama sanırım önemli olan o duygu coşkunluğu geçip dinginleştiğiniz zaman şiirlerinize bakınca onları beğenip beğenmediğiniz. Bu arada şuradaki yazı da belki bir fikir verebilir:

Adsız dedi ki...

İlginiz için teşekkür ederim.Bende size katılıyorum,zaten şiirin sadece duygularla yazıldığını söyleyemem eğer bir eğitimin yoksa bazen şiirler deli saçmasına da benzeyebilir.Sizinle kısa bir şiirimi patlaşmak isterim:

Bir of çeksem,
İçimin dağları erir mi?
Aşka isyan etsem,
Herşey biter mi?
Söyle unutmak o kadar kolay mı?
Sevmek bir anda oldu,
Vazgeçmek...
Daha bulamadım çünkü vazgeçemedim sevgilim.

Adsız dedi ki...

Paylaşmak kelimesini yanlış yazmışım kusuruma bakmayın...

Adsız dedi ki...

ben bir hikaye yazıp herhangi bir sitede yayınlamak istiyorum bunun için bana yardım edermisiniz......

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (1 Ağustos 2013) Maalesef... Elimde böyle bir olanak da yok zaten.

AtsızKovboy dedi ki...

Kitap-lık dergisi kocaeli bulabileceğimiz yer var mı arkadaşlar yahut kitap-lık dergisini satan zincir kitabevleri var mıdır?

Adsız dedi ki...

Bu bilgilendirici yazı için teşekkürler. İzninizle benimde bir sorum olacak. Daha gönderdiğimiz ilk öyküyü birine atıf etmemiz örneğin sağ üst köşeye pelin'e dememiz (öyküyle hiçbir bağlantısı olmadığı halde) bizim için eksi bir başlangıç olur mu?

Yazar Odası dedi ki...

@AtsızKovboy D&R'larda ve Remzi Kitabevi gibi zincir kitapçılarda bulabilirsiniz.

@Adsız Hayır, olmaz.

AtsızKovboy dedi ki...

Teşekkürler

AtsızKovboy dedi ki...

Varlık da yazı gönderdiğimiz de bize dönüş oluyor mu acaba

Adsız dedi ki...

siz,bu site,paylaştığınız fikirler gerçekten biz sizi takip edenler için çok önemli ve değerli herşey için teşekkür ederiz

Emre Taş dedi ki...

Çok çok faydalı oldu. Bu zamana kadar sadece Varlık ve Dergâh dergilerini biliyordum ve yoğun dergiler oldukları için de yılmak üzereydim diyebilirim. Sayenizde boy gösterebileceğim daha farklı alanları keşfettim, teşekkürler.

Adsız dedi ki...

Nasıl oldu da ben burdayım ve yazılarınızı okudum çokta keyif aldım .. Sanırım yazmaktan okumaktan olsa gerek.Bundan sonra hep sizleyim teşekkürler.

Yazar Odası dedi ki...

@Atsız Kovboy Bildiğim kadarıyla hayır. Dergiyi takip etmeniz gerekiyor.

Özge dedi ki...

Merhaba, öncelikle yazınız gerçekten çok açıklayıcı olmuş, kendi adıma teşekkür ederim.

Ben yaklaşık 1.5 senedir amatörce kitap eleştirileri yazıyorum ve bunları kendi blog'umda yayınlıyorum. Aldığım tepkiler de genellikle olumlu oluyor. Bunları gördükten sonra yazılarımı dergilere göndermek istedim ama "kitap eleştirisi" kabul eden çok fazla dergi bulamadım. Yukarıda verdiğiniz linklerin de bir çoğu -maalesef- artık çalışmaz halde.

İzlemem gereken yol konusunda bana verebileceğiniz bir tavsiye var mı?

Şimdiden teşekkürler.

Adsız dedi ki...

Yazdığım bir öyküyü bir edebiyat dergisine yolladım ve yayımlandı. Şimdi yenisini göndereceğim ama sorun şu: Göndermeyi planladığım öykü, yayımlanan öykümün, devamı demeyelim ama, onunla bağlantılı. Zaten bir kitap projesi içinde düşünüyorum bu öyküleri ve hepsi birbiriyle bağlantılı.Bu durumda okur için bir önceki öyküyü okumak gerekebilir. Gönderdiğim dergiye bu durumu nasıl ifade etmeliyim, yani bu durum, öykümün yayınlanma şansını zayıflatır mı, ne dersiniz? Çok teşekkürler.

Yazar Odası dedi ki...

@Özge İlk kalemde aklıma Kitapçı dergisi geliyor. Ayrıca Notos ve Varlık da bu tür yazılar yayımlıyor. Bunlar dışında gazetelerin kitap eklerini deneyebilirsiniz. Birgün Kitap, Kitap Zamanı, Radikal Kitap ilk akla gelenler.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız İkinci öykünüz ile ilk yayımlanan öykü arasında nasıl bir bağlantı var bilemiyorum. Şu kadarını söyleyeyim, ikinci öykünüz bağımsız olarak okunabilecek bir öykü değilse bence onu kitaba saklayın. Sonuçta kitaba girecek her öykünüzü önceden dergilerde yayımlatmak zorunluluğu yok. Ama öykünüz bağımsız olarak da okunabilecek bir öyküyse bu durumu belirtip belirtmemeniz çok da önem taşımayacaktır. Tabii siz dergi editörlerine gönderdiğiniz e-posta içinde kısaca bu durumu da belirtebilirsiniz.

Adsız dedi ki...

Merhaba,

Yazınız için çok teşekkürler. Size sormak istediğim soru şu: dergilerde yayımlanan çalışmalar için telif hakkı kimde oluyor? Dergide mi, yazarda mı? Ayrıca, derginin gönderilmiş yazıyı sayısız defa yayınlama hakkı/olasılığı var mı, yoksa, yazar tarafından verilen, tek seferlik bir yayım izni mi?
Teşekkürler

Adsız dedi ki...

hikaye dosyası nasıl hazırlanır?
bununla ilgili yazı yazmayı düşünüyor musunuz? çok faydalı olacağına inanıyorum.

Adsız dedi ki...

Notosa gonderilen her hikaye yayimlanmadiysa kesinlikle atolyede degerlendirilir mi?

Adsız dedi ki...

acaba toplumun değerlerine uymayan konularda deneme göndermenin bir sakıncası olur mu?
açıkçası apateizm ile ilgili kaleme almış olduğum denemeler var.
dergilerin bu tür konulara olan mesafeleri hakkında nasıl bilgi sahibi olabilirim.
ayrıca yazıyı gönderdikten sonra, ilgili kişilere ne derece güven duyabilirim?

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (14 Kasım 2013) Telif hakkı kural olarak yazara aittir. Derginin bir metni tekrar yayımlayıp yayımlamaması o derginin tutumuna bağlı. Ama bir dergiye gönderdiğiniz bir metni izniniz dışında dergi dışındaki bir mecrada yayımlamaları sizin izninize bağlı. Yani yazdığınız yazı politik ve ekonomik gündeme ilişkin günlük bir gazete yazısı olmadıkça... Türkiye'de çoğu kere dergiler, gazeteler buna uymasalar da sizin kullanabilecek bir hakkınız mevcut.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (26 Kasım 2013) Kitap dosyası hazırlamakla ilgili bir yazı yazmıştım. Özel olarak öykü için gerekli mi bilmiyorum. Belki yazabilirim bu konuyla ilgili bir şeyler.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (30 Kasım 2013) Notos'un daha önce yaptığı bir açıklamada Notos'a gönderilen her öykünün değerlendirmeden geçtiği, hiçbirinin es geçilmediği söylenmişti. En arka sayfadaki atölye bölümünde yer alır mı, orasını bilemiyorum.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (13 Aralık 2013) Gönderdiğiniz her derginin yayın politikası farklıdır. En iyi yol dergiyi alıp okuyup ona göre karar vermek. Tereddüt içinde kalmanız halinde dergi hakkında internette yazılmış yazılara, sözgelimi Ekşi Sözlük'teki yorumlara bakabilirsiniz. Yazıyı gönderdikten sonra güven duymakla ilgili sorunuzu anlamadım. Hangi konuyla ilgili güven duymaktan söz ediyorsunuz?

Adsız dedi ki...

bu konuda www.facepara.com sitesi de bir çalışma yapmaktadır. amatör yazarlara faydalı olabilecek bu siteyi incelemenizi öneririm.

Adsız dedi ki...

Merhabalar. Yazınız için teşekkürler. Ben de 3 gün önce kitaplık dergisine şiir yolladım ve
"Merhaba,

Kitap-lık dergisine gönderdiğiniz çalışma için teşekkür ederiz.
Yayımlanacaklara üç gün içinde özel bir mesaj gönderilmektedir.
Yayımlanmayacaklar hakkında herhangi bir değerlendirme ve bilgilendirme yapılmamaktadır.

Saygılarımızla,"

şeklinde bir mesaj aldım bu şiirlerimin yayınlanmayacağı anlamına mı geliyor? Başka bir mesaj daha mı yollamaları gerekiyor??

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (27 Ocak 2014) Bu gönderilen otomatik mesaj. Yayımlanacak metinler için bu mesajdan sonra üç gün içinde özel bir mesaj gönderilir. Gönderilmediyse yayımlanmayacak demektir.

Adsız dedi ki...

Cevapladığınız için teşekkürler. Ne yazık ki tekrar mesaj yollamadılar demek ki henüz yayınlanacak nitelikte değil şiirlerim kendimi geliştirmeliyim.

Adsız dedi ki...

sanırım varlık için yeni mail adresi varlik@varlik.com.tr olsa gerek değil mi?

Adsız dedi ki...

Bir arkadasimin bloguna 2 oyku gonderdim. Paylasti orada. O oykuleri dergiye( peyniralti ya da ot) gondersem sorun olur mu? Yani daha once blogda paylasilmasi sorun cikarir mi?
Yaziniz oldukca faydaliydi, tesekkurler attiginiz yorumlar ve ilgilendiginiz icin..

Adsız dedi ki...

yazarlık yaparak para kazanma konusunda araştırma yapabilmeniz için size onlineiskazanclari.com adresli siteyi tavsiye ederim. Buradaki bilgiler ışığında yazarlık yaparak nasıl para kazanabileceğiniz konusunda bilgiler edineceksiniz.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız 17 Şubat 2014

Evet, Varlık'ın şimdiki e-posta adresi varlik@varlik.com.tr.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız 17 Mart 2014

Zaten başka bir yerde yayımlanmakta olan bir metni yayımlamaya yanaşmayabilirler. Yine de bu dergiler adına kesin bir şey söyleyemem. Yazıyı blogdan silmek de bir fikir olabilir.

Adsız dedi ki...

Merhabalar, yazı için çok teşekkür ederim, üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala yorum gelmesi ve sizin de hala cevap yazmanız da ayrı bir harika. Bana iki şeyi düşündürdü yazınız:
Birincisi, bence her ne kadar yüzlerce insana cevap yazmanın mümkün olduğunu anlasam da, en azından bahsettiğiniz "kitap-lık" dergisinin yaptığı gibi, dergide basılmasına karar verilen yazıların sahibine mutlaka cevap atılmalı. Anında değil tabii ki ama 7-10 gün içerisinde en azından... İnsanların aylarca her sayıda dergiyi umutla almaya koşturup hayalkırıklığı yaşaması çok üzücü bir durum olmalı. Her ne kadar sabırlı olmanın gerektiğine katılsam da bu çok heves kırıcı bir şey. Aynı zamanda biraz da ilkel geldi bana. Heyecanı başkadır tabii ama gene de bence cevabı hak ediyorlar özellikle kabul edilenler.
Bir de aklıma gelen bir soru var, Varlık gibi dergilerin teması da oluyor, internette sıradaki temaları araştırdım bulamadım, yazıları yayınlanan insanlar temadan aylar önce nasıl haberdar oluyorlar da ona uygun yazı yazıyorlar anlayamadım? örnekse ben mayıs sayısının temasını aradım nette, göremedim. Nereden bulabilirim? Temaya göre yazmayı seviyorum ve şansımı denemek isterim.
AltZine gibi e- dergiler ne kadar okunuyorlar bilmiyorum pek, bu konuda bilginiz var mı, bu da şu an aklıma gelen bir soru.
Uzun bir yorum oldu kusura bakmayın :)

Adsız dedi ki...

edebiyathaber.net için ne düşünürsünüz, takip eder misiniz, sizce yazı göndermek için nasıl bir yer?

Adsız dedi ki...

Merhaba,

Öncelikle yazınız ve tüm yorumlarınız için teşekkür ederim.

Ben bir dergide yayımlanan bir öyküyü daha sonra kitabımıza koyup koyamayacağımızı merak ediyorum. Böyle bir kısıtlama var mı?

Cevabınız için şimdiden teşekkür ederim.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (29 Mart 2014) Dergi editörleri, genel yayın yönetmenleri vb. o sayı için seçtikleri konuyla ilgili olarak, yazmalarını istedikleri kişilerle iletişime geçip onlardan yazı isterler. Bu konuda yapılabilecek pek bir şey yok. altZine'in ne kadar okunduğunu ise bilmiyorum.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (29 Mart 2014) Edebiyat Haber'i takip ediyorum. Yazı gönderip göndermemekse benim veya bir başkasının değil, yazıyı yazanın kendisinin karar vermesi gereken bir şey. İçeriğini kendinize yakın görüyorsanız gönderebilirsiniz.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (7 Nisan 2014) Dergilerde yayımlanmış öykülerinizi pekâlâ kitabınıza koyabilirsiniz.

Unknown dedi ki...

Merhaba.
Sizden yaşça küçüğüm ve daha önce hiçbir dergiye yazı göndermedim.Kitap çıkarmayı düşünüyorum ilerde.Fakat işe bu şekilde başlarsam daha kolay ilerleyebileceğimi düşünüyorum.Bu sorun olur mu?

Yazar Odası dedi ki...

@Büşranaz

"İşe bu şekilde başlamak"tan kastınız nedir? Dergilere yazı göndermek mi? Eğer öyleyse, herhangi bir sorun olmaz.

Adsız dedi ki...

Öncelikle verdiginiz bilgiler için teşekkür ederim.Koskoca internette bile bu konuda bir şeyler bulmak gerçekten zor...Dergilere gönderebileceğimiz şiir ve öykülere ek olarak başka imkanlarımız var mıdır? Mesela yazılarımızı,makalelermizi gönderebileceğimiz bir gazete mevcut mu ?

Teşekkür ederim
Ali Uca.

Yazar Odası dedi ki...

@Ali Uca

Okurlardan gelen yazılara, makalelere yer veren pek çok ulusal gazete var. Radikal, Cumhuriyet, BirGün, Zaman, Yeni Şafak ilk kalemde aklıma gelenler. Böylesi yazılara yer veren, değişik kesimlere hitap eden başka gazeteler de olsa gerek.

Unknown dedi ki...

kolay gelsin yine ben :) bir sorum olacak. benim farklı zamanlarda farklı türlerde (edebiyat öğretmeni arkadaşlarımdan kimi ikinci yeni şiirlerine benzetiyor, kalan şiirlerim de zaten kafiyeli dörtlük halinde şiirler) yazdığım şiirler var. sizce bir şairin böyle farklı türde yazması normal mi yoksa sadece bir türde ve akımda mı kalmalı?

Buse dedi ki...

Merhabalar. Öncelikle yazınız için çokça minnettarım size. Yazdığım yazılar hangi karakterde olmalı peki? Ve kaç boyutunda ? ( Times New Roman, 12 gibi örneğin )

Adsız dedi ki...

Merhaba,yazınız oldukça ilgi çekici ve aradığım her şeyi bir yazıda toplamanız çok işime yaradı.Bunun için sonsuz teşekkürler sunuyorum ve 4 yıl sonra yorum yapmak biraz saçma gelse de sorumu size iletmek isterim.Öncelikle ben 14 yaşındayım ve standart bir biçimde bu sayfada ki yazar olmak isteyenlerdenim.Bunun için tüm çevrem yetenekli olduğumu ve bu konuda bir şeyler yapmam için ısrar ediyor,dergilere yazılarımı göndermemi tavsiye ediyorlar, fakat ben ciddiye alınacağımı düşünmüyorum bunun sebebi kendimi yeterli hissetmemem.Üstelik bana bunu söyleyenler bir edebiyat ya da bu sanata yakın bir iş peşinde olanlar değil,tam tersine bir memur çevresidir.Öğretmenlerimin de bana çok destek çıktığını söyleyemem.Her zamanki gibi uzattım.Demek istediğim bana biri gelsin, 'Sende iş var.' desin daha çok çalış desin,senin arkandayım desin tabi eğer başarılıysam.Yani böyle bir ülkede kendimi sınayacağım insanların çok az olduğunu fark ettim.Bunun da bir sınavı,mülakatı falan olsa emin olun nasıl rahat ederdim.Annem dergilerin beni sınayacağını söylüyor.Ama inanmıyorum çünkü bu dünyada bildiğim kadarıyla çoğu şey ticaret ve çıkarlar üstüne kurulu.30 yaşındaki bir adam mı yoksa 14 yaşındaki küçük bir kız çocuğu mu?Ben olsam adamı seçerdim.Eğer büyümeyi bekleyin derseniz dünyadaki en sabırsız insan olduğuma bahse girebilirim.Yani bana kendimi sınayabileceğim bir yer söylemenizi istiyorum yada 'Öyle bir yer yok hayat okulunu bitir önce daha erken küçük.' derseniz onuda anlarım bir çok kişinin yaptığı gibi.Bu uzunca yazıyı okuyup,beni ciddiye aldığınız için şimdiden teşekkürler.Umarım beni rahatlatacak bir cevabınız vardır.:)

Adsız dedi ki...

İnanır mısınız 12 yaşındayım.Ve edebiyatla o kadar çok ilgileniyorum ki...Keşke benim yaş grubumda olan çocuklar da yazdıkları eserleri paylaşabilse,gururla okunsa.Bunun için ne yapabilirim,bilmiyorum.

Yazar Odası dedi ki...

@İbrahim Ergi Özellikle başlangıç için çok doğal. Zamanla yazdıklarınız sesini ve kişiliğini bulur. Bir şairin veya herhangi bir sanatçının yeni şeyler denemesini de aynı şekilde gayet doğal buluyorum.

Yazar Odası dedi ki...

@Buse 12 punto ve en az bir buçuk satır aralığı uygundur.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (21 Temmuz 2014) Anneniz doğru söylüyor. Yeni bir yazarın kendini sınaması için dergilerden daha uygun bir mecra yoktur. :) 14 bence çok genç bir yaş ama neden olmasın.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (28 Temmuz 2014) Çocuklara yönelik edebiyat dergileri var. Büyük bir dergi bayisine veya geniş dergi çeşidine sahip bir kitapçıya gidip onları soruşturabilirsiniz.

Unknown dedi ki...

Merhaba YAZAR ODASI;
Ben de yazıyorum..Yazı yazmak bazı şeyleri söylemekten daha farklıdır.Dile getirmek gerek bazen yaşananları olduğu gibi.Ama sözler her şeyi anlatamıyor.İşte ben bu noktada yazıyı sunuyorum gözler önüne.Zaten ne demişler ''söz uçar yazı kalır.'' En içte kalan duyguların varlığını sunuyorum yazdıklarımda. Her şey özne yüklem uyumuna uymuyor benim cümlelerimde. Zaten her şey hayatın kendisine ne kadar uyuyor ki? Yazdıklarımı nerede paylaşabilirim bu konuda bir fikrim yok. Ama bende herkes gibi paylaşmak isterim. Bu konuda bir yardım edebilir misiniz? Şimdiden teşekkürler... YAREN KÜREN

Yazar Odası dedi ki...

@Yaren Küren Yukarıdaki yazı, yazdıklarınızı nerelerde paylaşabileceğinizi anlatıyor zaten.

Unknown dedi ki...

17 yaşındayım ve ilk defa bir sitede yorum paylaşıyorum. Sizden öğreneceğim çok şey var belkide. Yazılarımı bilgin yazarların eline geçip okumasını çok isterim. Hatta herkesin hayalidir herhalde.Bu hayali gerçekleştirmenin yollarından geçerken yardımlarınızı bekliyorum.Bu kadar kısıtlı bir çerçevede yazılarımı nasıl sunacağım peki?

Yazar Odası dedi ki...

@Yaren Küren Nasıl bir yardım bekliyorsunuz?

Adsız dedi ki...

Merhaba.Öncelikle tebrik ederim gerçekten de çok bilgilendirici bir yazı.Bilmek istediğim bir şey var ve o da şu ki ingilizcemi geliştirmeye çalışıyorum ve bunun için de çeşitli yazılar yazmayı deniyorum.Bu yazılarımı dergilere göndermek istiyorum ama hangi dergilere gönderebileceğimi bilmiyorum.Bu konuda yardımcı olabilir misiniz acaba. Şimdiden teşekkür ederim.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (23 Ağustos 2014) Maalesef bu konuda bir bilgim yok.

kadir dedi ki...

merhaba arkadaşlar ismim kadil eskişehirden katılıyorum.benim bir dedem var 133 yaşında türkiyede yaşıyor hayatını kitap yapmak istiyoruz acaba yardımcı olabilecek arkadaşlar varmı. kadil yıldırım

Adsız dedi ki...

Merhaba bir kaç yoruma ve açıklamalara baktım.öncelikle şiir ,roman ve deneme yazmanın büyük emek istediği apaçık ortadadır.onca şiir yazmama rağmen hala aklımda hep bir şüphe vardı.bende ne eksik diye.kelime dağarcığımın zayıf olması ve çok az şairi okuduğumu farkına varıyorum.hayal gücümün iyi olması sadece şiirlerime yön katıyor.ama kelime işte orada tıkanıp kalıyorum bazen.bunu da erken yaşta sorsaydım kendime daha iyi olurdu diyorum.ve birşeyi çok iyi biliyorum kalem susmak istemeyerek çağırıyor kendine.bu nasıl yazmak çelişkisidir hiç çözemedim ben .

dergi dedi ki...

Paylaşımınız için teşekkürler. Siteniz gayet güzel, kaliteli paylaşımlarınızın devamını bekliyoruz... Kolay gelsin!

Adsız dedi ki...

ben 15 yaşındayım ama benim attığım e maili dikkate alırlarmı bir hikaye yazdım ve göndermek istiyorum.

veysel dedi ki...

merhaba hocam ilk önce yayımladıklarınız için çok teşekür ederim 21 yaşındayım şiir ve hikaye yazmaya başladım kendimi geliştirmek için neler yapmalıyım yardımcı olabilirmisiniz

Yazar Odası dedi ki...

@Abdülkadir Çelebi Dergilerde değerlendirme yaparken editörlerin önem verdikleri şey metnin niteliğidir. 15 yaşında olmanız tek başına bir ölçüt değil.

Yazar Odası dedi ki...

@Veysel Yazar Odası'ndaki diğer yazılara bir göz atın.

Dîvâne dedi ki...

Ben aruzla gazel yaziyorum.Çogunun postmodern anlayista oldugu dergiler benim eski tarz siirlerimi yayinlar mi? TESEKKURLER

Yazar Odası dedi ki...

@Yesim Yarar Şiir yayımlayan dergiler, beğenmeleri halinde aruzla yazılmış şiirlerinizi de yayımlayabilirler. Burada gereken şey editörlerin ilgisini çekmek ve şiirlerinizin beğenilmesi. Tabii bir de aruzla gazel yazıyorum diye geçmişte yazılmış şiirleri taklit etmekten öteye de geçmek gerekiyor. O gazellerin kendine has bir yenilik, bir yaratıcılık, bir özellik içermesi lazım.

Ayser dedi ki...

Kalem mi kırılmış, şair mi kayıp,
Sorana şiiri biçti söylersin.
“Sebebiyim” dersin olmazsa ayıp,
Son şiirden sonra göçtü söylersin.

Yürek ağlayınca şair olunur,
Kaleminde sitem sözlerinde nur,
Adresi nerede nasıl bulunur,
Şiirin önünden geçti söylersin.

Yazıp çizdikleri kendince hoştu,
Kekremsi bir tadı az da nahoştu,
Söylerlerse gördük biraz sarhoştu,
Bir kaç kadeh şiir içti söylersin..

Ayser ÖZBAKIR

Beyazgür dedi ki...

İnanın uzun zamandır bu konuyla ilgili açıklayıcı bir bilgiye ulaşamamıştım. tesadüfen tanıştığım sayfanız çok memnun edici. Keşke herkes sizin gibi açık yürekli ve açıklayıcı olsa.

Adsız dedi ki...

Düzgün şeyler bulun lan elektronik postaları dioz kitaplarını yazıonuz

Adsız dedi ki...

Bir gün bi yerden çıkıp geldin bana saatler günler haftalar aylar derken bir yıl oldu seninle.Sonra bana sensizliği yaşattın...Giden sen değildin bendim ama bu noktaya getiren sendin izmir güzeli.Ah be Aliağalı bizi bu duruma sen getirdin giderken helal etmedin hakkını ama sende benim ahımı aldın...Erkekler ağlarmı erkekler ağlamaz sadece gözüne toz kaçar...

Adsız dedi ki...

Bu gayet açıklayıcı yazınızdan ziyade sabrınızdan ötürü tebrik etmek istiyorum sizi. Eli kalem tutan ve iyi / kötü bir şeyler yazabilen herkesin böylesine heyecanlı olmasını anlayışla karşılıyorum ama bu heyecan sanki biraz insanların 'büyük resmi ' görmelerini engelliyor gibi geldi bana yorumları okuyunca.

Sabır ve dilbilgisi kuralları yazarlığın öncelikli kuralları. Bunları benimsedikten sonra yazmaya devam etmeli herkes bence.

Sevgiler.


Adsız dedi ki...

KİTAP İNSANLARIN OMURGASIDIRLAR KİTAPSIZ HAYAT KANSERLİ BİR HAYATA BENZER HER ZANMN SÜRÜNÜRSÜN IŞIĞI KAYIPEDERSİN

Adsız dedi ki...

KİTAP RUHUMUZUN VE BEDENİMİZİN İLACIDIR KİTAPSIZ HAYAT CAHİLLİĞE CAHİLLİKTE NAMUSSUZLUĞA NAMUSSUZLIKTA A DAN Z YE HER YAŞAM KATMANLARINDA BİLİNMEZLERE DOĞRU GÖTÜRÜR

PRESTİJ dedi ki...

BİR KİTAP OKUDUM HAYATIM DEĞİŞTİ KİTAP HAYATI OKUMAKTIR İYİ KİTAPLAR EN GERÇEK DOSTLARIMIZDIR KİTAPLIKLAR AKLIN TEDAVİ YERLERİDİRLER KİTAP RUHUN İLACIDIRLAR ULUSLARI İLERLETEN YÜKSELTEN ZENGİN KİTAPLARDIR YASALAR ÖLÜR KİTAPLAR ÖLMEZ MÜMKÜN OLSA TARLALARA KİTAP TOHUMU EKERDİM KİTAPLARIN YAKILDIKLARI YERLERDE İNSANLARDA YAKILIRLAR PRESTİJ

PRESTİJ dedi ki...

KİTAP SESSİZ ÖĞRETMENDİR KİTAPLIK KURMAK MABED YAPMAK KADAR KUTSALDIR KİTAPLARI SEVİYORSANIZ HAYATINIZDA MUTLU OLURSUNUZ KİTAPSIZ BÜYÜYEN ÇOCUK SUSUZ BÜYÜYEN AĞAÇ GİBİDİR

Adsız dedi ki...

Merhabalar, çok yararlı bir yazı olmuş Öncellikle teşekkür ederim. Sorum şu ki; Dergilere gönderdiğim yazıları bir sonuç beklemeksizin kendi kişisel blogumda paylaşmam bir uygunsuzluk teşkil eder mi? teşekkür ederim.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (12 Nisan 2015) Gönderdiğiniz yazıları yayımlayacaklarından umudu kesmeden bloğunuza koymayın derim. Dergi editörleri başka bir yerde yayımlanmış bir yazıyı yeniden yayımlamak istemeyebilir.

Adsız dedi ki...

yazmayı çok seviyorum yazdıklarımı başkaları da okusun istiyorum keşke imkanı olsa bunun

kayıp şehir dedi ki...

selamlar.öncelikle yazınız cok acıklayıcı olmus tesekkurler..küçük hikayeler yazıldığında bunlarrın merak uyandırması malumunuz.Yani bir yazı dizisi şeklinde göndermek istediğimizde nasıl iletişime geçebiliriz?
eitöre göndereceğimiz dosyada sadece bir bölümünü mü,yoksa tamamınımı beğenisine sunmalıyız?Sonuçta göndereceğim hikaye okuyucuda merak uyandırmalı ve bir sonraki yazıyı takip etmeli.Ve her ay belkide her hafta yazıyı okumak için o dergiyi alacakdır.asıl olarak soru şu: göndereceğim hikayeyi bir yazı dizisi şeklinde okuyucuya ulaştırmak istiyorum.Bunun için editörlere hikayemin hepsini mi göndermeyliyim yoksa sadece yayınlamak istediğim ilk kısmını mı göndermeliyim ve hikayemin hepsini gönderirsem editör kendi insiyatifine göre mi kısımlara ayıracakdır.ayrıca bu yazı dızılerını yayımlayan dergıler hangılerıdır ve telıf ucretı takdım edıyorlar mı?Bu konuda yardımcı olabılırsenız cok sevınırım.sımdıden cok tesekkur ederım

Yazar Odası dedi ki...

@kayıp şehir Artık çok fazla tefrika kurmaca eser göremiyoruz. Yakın tarihte benim bildiğim Yalçın Tosun'un Istanbul Art News içinde tefrika ettiği novellası var. Halen de sürüyor olması gerek. Sanıyorum ki Yalçın Tosun yazdıklarını parça parça editörlere gönderiyordur. Tanınan bir yazar olduğu için bu tefrika teklifi doğrudan doğruya IAN'den gelmiş bile olabilir. Ayrıca pek çok tefrikada halihazırda tamamlanmış bir metin olmayıp tefrika süresince yazılagelen bir metin vardır.

Metninizin tamamını mı yoksa bir bölümünü mü göndermelisiniz bilemiyorum. Önemli olan gönderdiğiniz kısmın editörde bir kanaat uyandıracak boyutta olması.

Metninizin tamamını gönderdiğinizde bunu editörün kendisinin mi bölümlere ayıracağını sormuşsunuz. Metnin bölümlerini belirtip tek parça halinde göndermek gibi bir seçenek de olduğunu tahmin ediyorsunuzdur herhalde. Zaten çoğu editör bir de bu tasnif işiyle uğraşmak istemeyecektir. Kaldı ki metninizi, açıklamasız, olduğu gibi gönderecek de değilsiniz, değil mi? (Sözgelimi Yazar Odası'nı bir dergi zannedip hiçbir açıklama bulunmayan ya da "Yayımlarsanız çok mutlu olurum" türünden kısa bir ibareyle onlarca öykü, şiir, deneme geliyor da...) Yani gönderdiğiniz dergiye niyetinizi de açıklayacağınız için bu konu hakkında dergi editörüyle yazışabilirsiniz.

Türkiye'de edebiyat dergilerinden telif ücreti almayı pek ummayın derim. Tefrika yayımlatma konusunda Ot türünden dergilerde ya da mizah dergilerinde böyle bir şansınız olabilir. Bu arada metin gönderdikleri dergileri okumayan, imla ve dilbilgisi bozuk metinler gönderen yazarların hemen elendiğini anımsatayım.

kayıp şehir dedi ki...

öncelikle çok teşekkürler nilgilendirici açıklamanız için.Benim şuan bitmek üzere bir romanım var ve bu romanımı daha çok kişiye ulaştırmak için dergilerde bir kısmını küçük hikayeler halinde merak uyandırcak şekilde yayınlamak istiyorum.Sizce bu doğru bir yaklaşım olacak mıdır?Bu şekilde davrandıktan sonra Yayınevlerine romanımı götürdüğümde bir problem yaşayabilir miyim?Açıkcası bu konuda tavsiyelerinize ihtiyacım var

Yazar Odası dedi ki...

@kayıp şehir Daha önceden tefrika edilmiş romanların sonradan yayınevlerince yayımlandığı görülmemiş şey değil. İnternet üstünden parça parça yayımlandıktan sonra yayınevlerinin keşfettikleri popüler kitapların yazarları da var.

BloggerOzzy dedi ki...

Merhaba yazdiginiz yazi cok faydali oldu ve bikmadan edebiyat dergilerine urettiklerimi gonderecegim.bikmadan uretecegim

Adsız dedi ki...

arkadaşlar şiir yazmak ciddi anlamda yetenek ister ki baya bir yoğunlaşmanız lazım. Şiir yazabilirsiniz hatta güzel bile yazabilirsiniz fakat Türk Edebiyatına yakışır yazın lütfen...
Sorum ise şu; Bu şiir dergisinin ulaştığı kitleler, okuyucu sayısı fazla mı vs. ŞİMDİDEN TEŞEKKÜR EDERİM.

Unknown dedi ki...

yazdıklarınız çok aydınlatıcı. emeğinize sağlık, çok teşekkürler.

Adsız dedi ki...

Merhaba benim kafama takılan bir sorum var. Yaşım genç ve edebiyat dergilerini yeni yeni araştırmaya/okumaya başladım. Ancak buyuk bir hayal kırıklığına uğradım. Sanki edebiyat bahanesiyle siyaset yapıyorlarmıs gibi geldi bana. Farklı görüslere açık biriyimdir fakat dergilerin bu kadar yanlı yazılar yayınlaması ve en çok da amatörlerden gelen yazıların da bu yönde yayınlanması düşünceme ne kadar katılırsınız ve sizce en tarafsız dergiler hangileridir merak ediyorum. Yanıtlarsanız sevinirim :)))

birdunyafikir dedi ki...

İçeriği bilgi dolu bir yazı olmuş.
Tecrübelerinizi uzun uzun aktardığınız için teşekkürler.

Adsız dedi ki...

Merhabalar efendim.Öncelikle yorumlara vermiş olduğunuz özen,ilgi ve dikkat beni çok memnun etti.Bunun için teşekkürlerimi iletiyorum size.Benim bir sorum olacaktı.Derginize düzyazı gönderebiliyor muyuz?Cevabı evet ise kelime sınırı ne kadar?Ve düzyazı gönderebileceğim dergi de önerebilir misiniz?İyi günler,kolay gelsin.

Adsız dedi ki...

bütün dergilere özgeçmiş göndermek zorunlu mu? göndermezsek ne gibi sıkıntılar yaşanır? yardımcı olursanız çok mutlu olurum.

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (24 Haziran 2015) Tarafsızlık diye bir şey gerçekten mümkün mü? Önemli olan iyi veya kötü edebiyat ve ortaya çıkan ürünlerin nitelikli olmasıdır. Metinlerin siyasi yönü olabilir, sonuçta siyast dediğimiz şey hayata içkin ve her şey siyasi taraflaşmanın konusu olabilir: eşcinsellikten tutun kürtaja kadar... Önemli olan edebi metinde propaganda yapılmaması. Zaten öyle olması halinde metinde hemen sırıtır ve metnin niteliği de düşer.

@Adsız (10 Temmuz 2015) Hangi "dergimiz"den söz ettiğinizi anlamadım. Metin gönderilecek en iyi dergiyse okuduğunuz dergidir. Daha az önce Varlık dergisinin genel yayın yönetmeni Enver Ercan'ın bununla ilgili bir yakınmasını okudum. Okumadığınız dergiye sırf metninizi yayımlayacakları düşüncesiyle metin göndermeyin. Size bir tüyo: okumadığınız dergiye gönderdiğiniz metinlerin yayımlanma şansı sıfıra yakın. Dergi editörlerinin böyle bir 'gizli gücü' var, kimin okuyup kimin okumadığını anlıyorlar. :)

@Adsız (11 Temmuz 2015) Özgeçmişten kastım sizin yazıyla ilişkinizi kısaca gösteren iki-üç satırı geçmeyen bir metin. Editörlere yardımcı olacak, muhatap olacakları kişinin kim olduğunu bileceklerdir. Bu kadarcık şeyden imtina ediyorsanız, derginin bu yönde özel bir talebi önceden belirtilmedikçe yalnızca ad-soyadınızla da gönderebilirsiniz.

Unknown dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Unknown dedi ki...

İnternette bu konuda yazılmış bu kadar bilgilendirici yazı sizin, bu açıdan tebrik ederek başlamak istiyorum soruma.
Siz bunu cevaplarken ben büyük ihtimal Notos'a göndermiş olacağım öyküyü. Ancak gelecek diğer hareketlerim için cevabınızın büyük bir yardımı dokunacak bana.
Öyküdeki küfürler yazının yayımlanmasında bir sorun yaratır mı? Yani dergilerin böyle bir kaygısı var mı? Var ise bu kaygısıyla ilginizi (daha çok) çeken dergi veya dergiler hangisi?

Unknown dedi ki...

Ve bir soru daha: Kitap-lık dergisinin 2-3 günde döndüğünü söylemişsiniz. Bunu 2011 yılında söylemişsiniz, peki bu hala geçerli mi?

Yazar Odası dedi ki...

Öyküde küfür olup olmaması değil, öykünün niteliği yayımlanma konusunda daha önemlidir. Tabii belki böyle hassasiyetleri olan muhafazakâr dergiler olabilir ama Notos'ta böyle bir sorun çıkmayacaktır. Metin içindeki küfürlere dair bir sorun çıksa bile bunun gerekçesi öykü içinde küfür kullanılması değil, o küfürlerin metnin niteliğine zarar vermesi olabilir ancak.

İlgimi çeken pek çok dergi var.

Kitap-lık'la ilgili sorunuzun yanıtı ise derginin içinde.

Adsız dedi ki...

iktidarsız dergisine 10 farklı gmail adresiyle kayıt olmaya çalıştım ne ettimse adres var deyip durdu yenilerinimi denicem ne yapmalıyım

Yazar Odası dedi ki...

@Adsız (30 Ağustos) Şimdi baktım da en son 2009'da güncellenmiş İktidarsız'ın sitesi. Artık güncellenmiyor.

Unknown dedi ki...

Bir şey sormak istiyorum aslında internet üzerinden hikaye yazarak iş bulunabiliriz mi?

Unknown dedi ki...

Dostum merhaba, burada yorumumu bıraktığım gece Notos'a gönderdim yazıyı. 13 gün geçti ve merak ediyorum. Sence gönderimin vaziyeti hakkında bir e-mail yollamalı mıyım?

Yazar Odası dedi ki...

@Alper Tunga

Şurada Notos'un yayımlanma koşulları ve ne kadar süre içinde yanıt verdikleri yazılı: http://notoskitap.com/yayimlanma-kosullari/

FZ dedi ki...

Merhaba. Online bir dergide yayinlanan öyküleri basılı dergiler kabul ediyor mu bu konuda bilginiz var mi acaba?

«En Eski ‹Eski   1 – 200 / 251   Yeni› En yeni»